

Erdal Kabatepe ve Ben Binbaşı Ali Faik Bey...
Efendim yeni roman dosyam üzerinde uzun bir zamandır çalışıyorum. Üçüncü tekrarı bitirdim ve hala karşıma sürü ile hatalar çıkıyor; İnatla ve sabırla çalışmamı sürdürüyorum. Dilerseniz romandan küçük bir sunum yapmak isterim. “Vadide yaÅŸam bir büyüklük ve vahÅŸi bir güzelliÄŸi içeren bir vizyona sahipti. Tanrının o eriÅŸilmez sanatı, dünya durdukça o güzelliÄŸini burada ki insana hep sunacaktı. İçten, hisli ve sevilmeye deÄŸer her ÅŸey ve bitmeyen özlemlerin diyarıydı. ÇekiciliÄŸi, baÅŸtan çıkarıcı bayağılığı içinde yaÅŸam iksiri sunan, en son ve en derin hayranlık duygusu, masum, basit ve mutluluÄŸunun özlemini çekmeyen, sıradanlığın hazlarına karşı bir araya gelmiÅŸ insanların vazgeçemediÄŸi yerdi.”
Sevgili okurlar Serhad Artvin Gazetemizin bu hafta ki konuÄŸu Erdal Kabatepe. 1 Åžubat 1945 tarihinde Çanakkale'nin Bayramiç ilçesinde dünyaya geldi. Babasının görevi nedeniyle çok sık yer deÄŸiÅŸikliÄŸi sonucu eÄŸitimini hemen her yıl baÅŸka bir okulda yaptı. Bursa erkek lisesinden mezun oldu. 1967 yılında İstanbul Robet Koleji (Bugünkü BoÄŸaziçi Üniversitesi) İnÅŸaat MühendisliÄŸinden lisans diploması aldı. 1965-67 döneminde aynı bölümde asistanlık yaptı. Ankara da Orta doÄŸu Teknik Üniversitesi Åžehir planlamadan Yüksek lisans diploması; PPC Bradford Üniversitesinden Endüstri projeleri sertifikası aldı. 1968- 1983 yıllarında BaÅŸbakanlık Devlet Planlama TeÅŸkilatında uzman ve enerji gurubu baÅŸkanı, 1980 yılında Cenevre de BirleÅŸmiÅŸ Milletlerde ve 1983 yılında Washington’da Dünya Bankası Enerji Bölümünde müÅŸavir olarak çalıştı.
ERKA GRUP’un kurucusu ve 1984 yılından bugüne yönetim kurulu baÅŸkanıdır. ÇeÅŸitli derneklerde, Ticaret odalarında, vakıflarda görev aldı. 1982 yılında Philadelphia, ABD merkezli Eisenhower Fellowship vakfı tarafından “Eisenhower Fellow” (Kâr amacı gütmeyen) seçildi. Aynı yıl Tayvan’a davet edildi. Eisenhower Fellowship vakfına Uluslararası danışma konseyi eÅŸ baÅŸkanı ve Türkiye de ki “fellow” lara baÅŸkan olarak yıllarca gönüllü hizmet etti. Gerek kamu gerekse özel sektör hizmetleri sırasında pek çok uluslararası toplantıda ülkemizi temsil etti. Konferanslara konuÅŸmacı/yönetici olarak katıldı. Yunanistan ve orta Asya ülkelerine 1992 yılında baÅŸlayan iÅŸ seyahatlerini oluÅŸturan, yerli ve yabancı iÅŸ insanlarına bu bölgelerde öncülük eden ilk iÅŸ insanıdır.
Efendim Ben Binbaşı Ali Faik Bey, geniÅŸletilmiÅŸ üçüncü baskısı Mart 2023 yılında çıkarıldı. Eser ansiklopedik boyda 290 sayfa. Eserde anlatının orijinal belgeleri yer almaktadır. Yazarın ifadesiyle bu eser bir roman deÄŸildir, düz bir öykü de deÄŸildir. Tamamen gerçeklere dayanan, büyük çoÄŸunluÄŸu belgeli olaylardan oluÅŸan bir hayat hikayesidir. Kitabın esas amacı ÅŸehit Binbaşı Ali Faik Beyin Tabur ve Alay Komutanlığı yaptığı1.Balkan ve Çanakkale savaÅŸları sırasında tuttuÄŸu günlükleri gün ışığına çıkarmaktır. Binbaşı Ali Faik Bey Livana ’da 1872 de doÄŸdu, Livanayı henüz bilmeden Sirya’ya geldi ama orasını da hatırlamadığından söz ediyor. 1878 göçünde ailesiyle birlikte Bursa ya geldi. 1895 yılında İstanbul Harp Okulundan piyade subayı olarak mezun oldu. 1899 da üsteÄŸmen, 1904 de yüzbaşı, 1911 de binbaşı oldu. Binbaşı Ali Faik Bey çok zor günler yaÅŸadı. 1.Balkan savaşına katıldı. Vardar ordusu 6.Manastır Kolordusu 17. Tümen 51. Alay 2. Tabur Komutanlığı ve 29 Ekim 1912 tarihinden itibaren 51. Alay Komutanlığı yaptı. KardeÅŸi Mehmet Fevzi de subay olur olmaz bu savaÅŸa katıldı. Vardar ordusu 5. Selanik Kolordusu 13. Tümen 38. Alay 1. Tabur 2. Bölükte görev aldı. Selanik savunma komutanı Hasan Tahsin PaÅŸanın 40.000 kiÅŸiye yaklaÅŸan kuvveti, bütün silah, araç ve gereçleriyle 9 Kasım 1912 tarihinde Yunanlılara teslim etmesi ile Korfu Adasında hapsedildi. Mübadele ile Yurda döndü. Çanakkale savaşına katıldı. 30 Nisan 1915 tarihinde Cuma günü Kabatepe de alnına isabet eden bir mermi ile ÅŸehit oldu, Kırk üç yaşındaydı.
KardeÅŸi Mehmet Fevzi Efendi Arı burnu muharebesinde 25 Nisan 1915 tarihinde gece yarısı süngü hücumunda 12 yara alarak ÅŸehit oldu. AÄŸabeyinden beÅŸ gün önce 25 yaşındaydı. Binbaşı Ali Faik Bey kardeÅŸi ÅŸehit düÅŸtüÄŸünde naaşını kucağına aldı; “Ne mutlu, sana ÅŸehit olmak nasip oldu. İnÅŸallah bende ÅŸehit olurum, diyordu. Sadece beÅŸ gün sonra ÅŸehit oldu. Binbaşı Ali Faik Beyin babası da askerdi. KolaÄŸası Åžakir Efendi 1897 Türk Yunan savaşında Epir cephesine gönderildi. Osmanlının son zaferi Dömeke meydan muharebesinde gösterdiÄŸi üstün cesaret nedeniyle padiÅŸah 11. Abdülhamit’ten Altın İmtiyaz Madalyası aldı. Binbaşı Ali Faik Beyin tek oÄŸlu vardı, o da asker oldu. Albay Ali Naci Kabatepe. 1934 yılında soyadı kanunu çıkınca “KABATEPE” soyadını aldı. Eserin yazarı Erdal Kabatepe Binbaşı Ali Faik Beyin torunudur.
Efendim, Kabatepe ailesi Çanakkale savaşında iki kardeÅŸ subayı birden ÅŸehit veren tek ailedir. “Ben Binbaşı Ali Faik Bey” müthiÅŸ bir eser, her yönüyle okuru derinden etkiliyor. Yüzüncü yılını yaÅŸadığımız Cumhuriyetimizi kazanmanın zorluÄŸu bir kez daha gözler önüne seriliyor. Türk yazınına böyle müthiÅŸ bir eser kazandırdıkları için Erdal Kabatepe’yi alkışlıyoruz.
Serhad Artvin Gazetesi olarak Åžehit Binbaşı Ali Faik Beyi ve Kabatepe ailesinden yaÅŸamını yitirenleri rahmetle anıyoruz, huzur içinde uyusunlar. Erdal Kabatepe’ye sonsuz baÅŸarı dileklerimizi iletirken ailesiyle ve tüm sevdikleriyle birlikte mutlu yaÅŸamlar diliyoruz.
Sevgiyle kalın.
Bu makale 687 kez okundu.
| 13.12.2025 | Ziyaretçi |
| Online | 49 |
| Bugün | 6278 |
| Toplam | 25179544 |