

Cemre DüÅŸtü…
Cemre Arapça kökenli bir kelime ve anlamı kor haline gelmiÅŸ ateÅŸ yani kıpkırmızı ateÅŸ demek. Eskiden büyüklerimiz cemre yerine cemile kelimesini de kullanmışlar. Cemre düÅŸmesi baharın gelmekte olduÄŸunu haber verir. Dahası cemreyi bunun için kullanmışlar. Cemrenin bilimsel olarak bir karşılığı yok. Meteoroloji ilminde bu kavramlara yer verilmemiÅŸ. Ancak uzun yıllardan beri süre gelen bir Anadolu kültürü olarak geleneksel yaÅŸantımıza girmiÅŸ. Eskiden büyüklerimiz kendilerince bir takvim belirler ve iÅŸlerini de buna göre ayarlarlarmış. Mesela toprak ısınmadan tohum atıldığında o tohum yeÅŸermeyecektir. Bunun bir zamanı olmalıdır. O zaman da cemrenin topraÄŸa düÅŸmesidir.
Cemrenin topraÄŸa düÅŸmesi ne demektir?
DüÅŸen bir ÅŸey var mıdır ve nereye düÅŸmüÅŸtür? İnsan doÄŸal olarak bir ÅŸeyin bir yere düÅŸtüÄŸünü düÅŸünür. Esasen düÅŸen bir ÅŸey yoktur. AteÅŸ anlamına gelen cemrenin havaya düÅŸmesini havaya bir ateÅŸ deÄŸmiÅŸ gibi düÅŸünebiliriz. AteÅŸ deÄŸer hava ısınır, cemrenin havaya düÅŸmesi ile de hava sıcaklığının arttığı düÅŸünülür. İkinci üçüncü cemrelerde düÅŸünce artık havalar iyice ısınır. Her cemrenin arasında bir haftalık bir zaman vardır. Cemre önce havaya, sonra suya ve sonunda da topraÄŸa düÅŸer. Oysa bilimsel olarak önce toprak ısınır, sonra hava ısınır en sonunda da su ısınır. Cemrede bu sıralama hava, su toprak biçimlidir. GüneÅŸ önce topraÄŸa inmelidir. Torak ısınmalıdır ki topraktan yükselen sıcaklık havayı ısıtabilsin. EÄŸer ilk önce hava ısınmış olsaydı daÄŸlar da ilk önce ısınmış olurdu. Cemre topraÄŸa düÅŸtüÄŸün de her yer aynı oranda mı ısınır? Bu farklı bir durumdur, ülkemizde cemre topraÄŸa düÅŸtüÄŸün de yani 6-7 Mart tarihlerin de Marmara bölgesi diÄŸer bölgelere nazaran daha çok ısınır.
Cemreler Türk dünyasının kültür ve edebiyatına da konu olmuÅŸlardır ÖrneÄŸin, divan ÅŸairlerinin cemre zamanları baharın yaklaÅŸması dolayısıyla önemli kiÅŸiler için yazdıkları övgü ÅŸiirlerine “Cemreviye” adı verilirdi. Cemreler özünde baharı müjdelemek içindir. Cemre bir su damlası da deÄŸildir ama çoÄŸu zaman cemreyi bir su damlası gibi de düÅŸündüÄŸümüz olmuÅŸtur. Sanki o minicik su damlası önce havaya düÅŸer havayı ısıtır, suya düÅŸer suyu ısıtır sonunda da topraÄŸa düÅŸer toprağı ısıtır. Kışın soÄŸuk günlerinde soÄŸuklar canımıza tak dedirtince baharın düÅŸlerini kurar yeÅŸillikleri, çiçekleri düÅŸünürüz. Bu hayallerimizi cemreler süsler. Cemrelerin düÅŸmesini de iple çekeriz. Oysa Anadolu da cemreler düÅŸtükten sonra sıfırı gören soÄŸuklar yaÅŸanmış hatta çoÄŸu zaman kar bile yaÄŸmıştır. Baharın insan yaÅŸamında farklı bir coÅŸkusu ve zindeliÄŸi vardır. Bahar insana yaÅŸama zindeliÄŸi katar. Nisan ayı insanın kanının kaynadığı coÅŸku ile baÅŸlar.
Eskiden meteorolojik bilgiler olmadığı için de yaÅŸanan tecrübeler doÄŸrultusunda insanımız kendince bahar takvimleri oluÅŸturmuÅŸtur. Aşılama zamanını, meyveleri budama zamanını tespit ederlerdi. AÄŸaçlara su yürümeden budama iÅŸleri bitirilirdi. Cemrelerin ortaya çıkış nedeni de bu amaçladır. Birinci hedef topraktan verimi alabilmek için uygun zamanı kollamaktır. Kütlesel olarak soÄŸuk toprakta bir ÅŸeyin yetiÅŸmesi mümkün olmadığı için de tohumu zayi etmeden uygun zamanlar beklenilmiÅŸtir. Bu zaman dilimi bazen cemrelerin de sonrasına kayabilmiÅŸtir. Cemre toprağın iÅŸlenmesi ile alakalı genel bir ölçü birimidir. Bölgeler arası ısı farklılıkları deÄŸiÅŸkenlik gösterdiÄŸinden bu durumda dikkate alınmıştır.
Sonuç olarak ÅŸunu söylemek mümkündür; cemrelerin düÅŸmesinin modern meteoroloji bilimi ile ilgisi bulunmamaktadır. Kaldı ki doÄŸası bozulan dünyamızda küresel ısınmalar özellikle mevsimlerin deÄŸiÅŸmesine sebebiyet vermiÅŸtir. Åžubat mart ortalarında güneÅŸli havalar yaÅŸanırken nisan ortalarında kar yağışı, soÄŸuk ve fırtına görülebilmektedir. Eskiden bu durumlar yaÅŸanmazdı. Aylar özelliklerinin dışına çıkmazdı. Åžimdi bazen Haziran ayında evlerde soba bile yakılabiliyor. Küresel ısınmalar cemre olayının geçerliliÄŸini de yok etmiÅŸtir.
Dünyamızı bozmadan kullanmayı becerebilseydik atalarımızın ortaya koyduÄŸu cemre uygulamaları bugün de geçerliliÄŸini korumuÅŸ olacaktı. Hata tecrübelerde deÄŸil insanoÄŸlunun dünya üzerindeki kıyımından kaynaklanmasıdır.
Sevgi ile kalın.
Bu makale 1000 kez okundu.
| 13.12.2025 | Ziyaretçi |
| Online | 52 |
| Bugün | 6903 |
| Toplam | 25180169 |