Karahan, “Cerattepe’de Artvin Damgasından Başka Damga Vurulamaz!”

2014-09-06 06:05:45

Maden şirketi tarafından yapılmak istenen yol genişlemesi için kesilecek ağaçların damgalanması işleminin yapıldığı duyumu üzerine 4 Eylül Perşembe günü Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, ve Artvinliler söz konusu bölgeye gitti.  

Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan’ın yanı sıra, OR-KOOP Başkanı Hasan Yaşar- 78’liler Derneği Başkanı Seyfettin Altıkulaç, Eğitim Sen Artvin Şube Başkanı Köksal Gümüş, Hatila ve Oruçlu köyü halkı gitti.

Cerattepe ve Kafkasör’de çeşitli alanlarda çıkarılacak maden cevherinin Murgul-Damar köyüne geniş ve ağır tonajlı kamyonlarla taşınması için 15 metre genişliğinde yol yapmak isteyen Maden şirketi ağaçların kesimi için kurumlara müracaat etti.  Mahkeme süreci devam ederken böyle bir faaliyete geçilmesinin doğru olmadığını bile bile Artvin halkı alınan duyumun ardından Yeşil Artvin Derneği ile birlikte alana gitti.

“Mahkeme Süreci İçinde Hiç Bir Çalışmanın Yapılamayacağını Hatırlattım”

Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, alanda bulunan görevlilere,  mahkeme süreci içersisinde ağaç kesme işi için damgalama yapılamayacağı, bunun yasadışı olduğunu söyledi. Görevliler ise Orman Genel Müdürlüğü’nden gelen talimat gereği bu işlemi yaptıklarını söylediler. Karahan; Orman Genel Müdürlüğü’nden de gelse hukuki bir süreç içinde olan bu bölgede bu işlemi yapamazsınız. Mahkemesi olan hiçbir yerde herhangi bir çalışma, faaliyet yürütülemez. Biz Yeşil Artvin Derneği olarak yapılan işlemin yasadışı olduğunu hatırlatıyoruz. Böyle bir çalışmaya karşı kayıtsız kalamayız” dedi. Bu konuşmaların ardından görevliler bir tutanak tutarak Cerattepe mevkiinden ayrıldılar.

Cerattepe’ye giderek, damgalama işlemine karşı çıkarak engel olan Artvinliler daha sonra sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en güzel seyir alanları arasında yer alabilecek güzellikteki Yankı Tepesi’ne giderek burada fotoğraflar çektirdi.

Burada bir konuşma yapan Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, 15 Metre genişliğinde bir yolun yapılamasının anlamını sorarak başladığı konuşmasında; “ Bu sabah Ceratepe’de yol genişlemesi için ağaç damgalaması yapılacağı duyumu geldi. Hemen toplanarak kısa sürede Cerattepe’ye vardık. Oradaki görevlilere burada herhangi bir işlemin, çalışmanın yapılmasına imkân olmadığını, yasadışı olacağını, mahkeme sürecinin devam ettiğini hatırlattım. Görevlilerde bir tutanak tutarak alandan ayrıldı.

“Burası Artvin’in Tacıdır, Beynidir, Canıdır, Herşeyidir”

Değerli Artvin halkı, Değerli doğa ve çevre dostları; Bakın bulunduğumuz yer Yankı Tepesi, Şu doğanın güzelliğine bakar mısınız? Böyle bir yer dünyada çok az sayıda var. Kafkasör, Cerattepe Mersivan, Genya Dağı, Hatila Milli Parkı, Oruçlu civarı Artvin’in tacıdır, beynidir, yaşam alanı, tam da can yeridir. Burada bırakın madenciliği, doğayı tahrip edecek olan en basitinden yol bile bize aşağıda çok büyük sıkıntılar çıkarır. Hatırlayın. Orman Bölge’nin bir çalışması sonucu iki ay öncesinde Artvin’de 4 gün su kesildi. Halen sular bulanık akıyor. Onun için burada doğayı tahrip edecek hiçbir şey yapılamaz.  Biz Artvin Belediyesinin burada yapılacak her hangi bir çalışmada sularının kirleneceği, zarar göreceği yönünde rapor verdiğini de biliyoruz.

Burada bir şey mi yapmak istiyorsunuz.  Burada Turizm yapılır, Kamp alanları yapılır, Kayak yapılır, Piknik yapılır, Festivaller yapılır. Bunun dışında hiçbir şey yapılamaz. Bir kez daha söylüyorum. Biz Artvin halkı olarak yüzlerce yıldır burada doğduk, burada yaşadık. Mezarımız burada, geleceğimiz,  geçmişimiz burada.

“Biz Haklıyız Onun İçin 25 Yıldır Genya Gibi Cerattepe Gibi Dimdik Ayaktayız”

Biz haklıyız. Onun için 25 yıldır Genya kadar, Cerattepe kadar dimdik ayaktayız. Adalete güvenimiz tamdır.  Geç de olsa tecelli edeceğinden hiç şüphemiz olmadı. Ama mahkeme devam ederken çalışma yapılırsa madencilerin mahkemeye karşı saygılarının olmadığı anlaşılır ki; Biz, bugüne kadar kanunlarımıza hukukumuza karşı hiç saygısızlık yapmadık. Hep hukukla zafer kazandık. Çünkü biz dün haklıydık, bugün de haklıyız, yarında haklı olacağız.  Onlar fırsatçılık yapıyorlar, Bu halk burada oldukça Cerattepe, Genya, Oruçlu, Hatila,  bütün Artvin, bundan önce olduğu gibi daha yüzlerce yıl yaşayacak, yeni yaşamlara ev sahipliği yapacak. Cerattepe’de, Genya’da bir tek damga vurulur. O da Artvin Damgasıdır.” dedi.

“Önce Canımı Alacaklar, Ondan Sonra Buradan Geçecekler!”

OR-KOOP Başkanı Hasan Yaşar’da “Biz gözlerimizi bu doğanın kucağında açtık.  İlk oksijenimizi ciğerlerimize burada çektik. Doğarken Buradan çıkan sularla yıkandık, Öldüğümüzde de bu sularla yıkanıp uğurlandık. Bu suların suladığı ürünlerle beslendik. Buraları bizim evimiz, bahçemiz, su kaynağımız, canımız, yarınımızdır. 

Madenciliğin yapılabileceği yerlerde zaten Türkiye’nin çeşitli yerlerinde yapılıyor. Yanı başımızda Damar ve Murgul var. Bakın hangi Artvinli gidip karşı çıktı. Bırakın Murgul halkı madenciliğe destek verdi. Ama şimdi en büyük sıkıntı Damar ve Murgul’da yaşanıyor. Siyanür Havuzları Damar’da yapılacak.  Siyanür havuzları orada diye biz sesimizi çıkarmayacak mıyız? Murgul’daki insanlar bizim insanımız değil mi? 

“Artvin’i Parça Parça Değil Bütün Olarak Düşündüğümüzde Bu Belalardan Kurtulacağız. Murgul’un-Damar’ın, Ardanuç’un Derdi De Bizim Derdimizdir”

Bu durumda Damar halkı ve Murgul halkının geleceği ne olacak? Bakır madenciliği bir nebzede olsa size sağlıksız koşullarda yaşam alanı sunuyor. Ama söz konusu siyanürle Altın madenciliği olacaksa, yaşam alanlarını kökten kurutuyor. Oradaki zehir havuzlarına malzemeyi, cevheri buradan götürmeyecekler mi? Bu durumda hem burası, hem de orası aynı anda mahvolmuyor mu? Artvin’i parça parça değil, bir bütün olarak düşündüğümüzde bu belalardan kurtarabiliriz.

Ben yaşadığım sürece burada tek kalacağımı bilsem asla müsaade etmeyeceğim.  Benden alabilecekleri tek şey var. Onu alırlarsa benden kurtulurlar. Ellerimi açıyorum. Ne yaparlarsa yapsınlar. benim cesedimi çiğnerlerse bir adım atmış olurlar. Ama şunu da bilsinler ki; burada çok Hasan Yaşarlar var. Burada çok Neşe Karahanlar, Seyfettin Altıkulaçlar,  birçok yürekli Artvinliler var. Özellikle maden şirketi yetkilileri ve buna müsaade edenler, taraf olanlar duysunlar diye söylüyorum” dedi.

“Bu Yol Yasadışı Bir Yoldur İmza Atanlar Suç İşlemektedir!”

Konu ile ilgili olarak bir değerlendirme yapan Yeşil Artvin Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Av. Bedrettin Kalın,  yaptığı açıklamada; “Ceratepe Maden projesi kapsamında Cerettepe’ve Genya Dağı üzerinden Oruçlu köyü istikametine doğru maden şirketince yapılmak istenilen yol genişletme çalışması tümüyle yasadışıdır. 

Her ne kadar kapalı galeri yöntemiyle bakır madenciliği ile ÇED olumlu raporu alınmış ise de öncelikle bu ÇED’e karşı iptal davası açılmış olup halen devam etmektedir. Ayrıca, ÇED olumlu kararının kapsamı, 38 Hektarlık Cerattepe’deki maden faaliyet alanıyla ilgilidir. Bu ÇED raporu kapsamında yapılmak istenilen bu yol yoktur.

“Bu Yol İçin Ayrıca ÇED Alınmalıdır”

Madencilik faaliyeti kapsamında bir yol yapılacak ise bu yol ile ilgili de ayrıca ÇED raporu alınmalıdır.  Faaliyet ÇED’e tabi bir faaliyet. ÇED raporu alınmaksızın yapılan her türlü yol çalışması yasadışıdır. Orman Genel Müdürlüğü’nün alet edilerek alınan orman kesim izinleri yasadışı bir faaliyeti yasal bir faaliyet haline getirmeye yetmez.  Bu izni verenlerin, altına imza atanların tümü suç işlemektedir

 Bunun dışında ağaç damgalama için gelenler arasında Alanda DSİ yetkilisi bir kişinin olduğunu biliyoruz.  Bu kişinin su ile ilgili inceleme için gönderilmiş olduğu ifade edilmesine rağmen bu kişinin maden mühendisi olduğu bilinmektedir.

DSİ Görevlisi Maden Mühendisi Neden Maden Şirketinin Aracıyla Alana Gitmiştir?

Ayrıca bu kişinin gerekli incelemeyi yapmak üzere maden şirketinin araçlarıyla o kişilerle birlikte alana gitmiş olması yapılan incelemenin şaibeli olmasının bir göstergesidir. Kaldı ki su ile ilgili incelemeyi DSİ’nin bu konudaki uzman bir görevlisi tarafından gerekli aletlerle yapılabilir. Kaldı ki bu kurumun kendi özel araçları var… Eğer resmi olarak bu kişiyi görevlendirdiyse neden şirketin aracıyla gidiyor? Böyle bir şey nasıl olabilir?

“Maden Şirketi Oldubittiye Getirmek İstiyor!”

Bütün bu olanlara, oyunlara baktığımızda anlaşılıyor ki maden şirketi, aceleyle, oldubittiye getirerek Cerattepe’ye girmek için her yolu deniyor. Bu yolu da bunun için yapıyor.  Ama biz de onları yakinen takip ediyoruz. Kanunlar, hukuk yaşadığı sürece biz onları yaşam alanlarımıza asla sokmayacağız. BU ses Artvin halkının sesidir. Murgul ve Damar’ın siyanürle ilgili çıkışları artık gerçeklerin görüldüğünü, maden şirketinin her istediğini yapamayacağını, bu bölgedeki halkın istemediği bir şeyi asla yapamayacağını söyleyebiliriz.”dedi.

Cerattepe’de ağaçların damgalanması için gelenlerin olduğunu duyan Hatila Ve Oruçlu köyü halkı da kısa sürede alana geldi. Köylüler; Biz buradaki ağaçlar gibiyiz. Burada doğduk. Burada yaşıyoruz, Mezarlarımız burada. Biz bu ağaçların kökleri gibiyiz. Kesim için damgalanan her ağaç bizi farz edin. Bizi kesecekler. Bizi yok edecekler.  Gerekirse bundan sonra hergün buraları kontrol etmek amacıyla nöbet listesi yapacağız.  Bu konuda bir kişiyi görevlendirip takiplerini yapacağız. Dünyada hiçbir örneği yoktur ki; halkın istemediği bir şey yapılmış olsun. Biz maden şirketine sesleniyoruz: Oruçlu köyü halkı size geçit vermeyecek..

“Sayın Kışla Gelsin Baksın, Bizi Bir Dinlesin, Derdimize Deva Olsun”

Bu arada Ak parti Artvin Milletvekili Sayın Kışla’dan rica ediyoruz.  Gelsin bize, bu doğaya, Artvin’e sahip çıksın. Burada neler olup bittiğine bir baksın. Biz kime gideceğiz? Artvin Milletvekili Artvin’in derdine deva olmayacaksa ne yapacak?” ifadelerini kullandılar.


Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com