Ömer YERLİKAYA
Hocam Benim Namazım Bozuldu mu?
25.07.2014

           Hocam Benim Namazım Bozuldu mu…

Efendim ramazanda Ä°zmir Ä°stanbul savrulduk gidiyoruz. Aslında yurt dışı gezim vardı ama bazı nedenlerden ötürü gerçekleÅŸemedi ve bir baÅŸka bahara kaldı. Ramazanda bu tür gezilere pek alışkın deÄŸilim ama bir bakıma gerçekleÅŸtiÄŸi içinde iki nedenden ötürü önemli buluyorum. Birincisi ramazanda insanımızın direncini, tavrını görmek, bir diÄŸer neden ise din ve oruç karşısında takındığımız ölçüyü kontrol edebilmekti… Bu gezilerimin son derece doyurucu ve önemli tespitlerim açısından verimli olduÄŸu kanısını taşıyorum.

Efendim oruç tutanı, tutmayanı eleÅŸtirmek tabii ki kimsenin hakkı deÄŸildir. Ä°nsanlar kiÅŸisel tercihlerini kullanıyorlar. Ancak laf aramızda ÅŸunu söyleyeyim; gezdiÄŸim yerlerde oruç tutan birisini bulmak gerçekten hiç kolay deÄŸil. Genel eÄŸilim halkımız, yiyip içiyor, eÄŸleniyor, suyun, denizin sefasını çıkarıyor. Burada insanlar on yedi saat ve kırk dereceyi bulan günün sıcaklığında orucu tutmuyorlar, böyle bir eÄŸilimleri de yok. Diyanetimiz de önlem olsun diye imsaki ve ezanı en az bir saat ileri çekerek sözde tedbir amacını güderek süreyi uzatmakta bir mahsur görmüyor. Sokakla cami arasında önemli bir kopukluk yaÅŸanıyor. Bunları izah etmeye çalışacağım. Din konusunda hangi aÅŸamada olduÄŸumuzu bazı televizyon kanallarına canlı yayında sorulan sorulardan anlamak mümkündür. On üç on dört yaşında bir çocuÄŸun bile sorma ihtiyacı hissetmeyeceÄŸi soruları altmışında, yetmiÅŸinde ve hatta daha yaÅŸlı birinin sorması aslında hiçbir ÅŸey bilmediÄŸimizin de açık bir delilidir.  SaÄŸ olsun hocalarımızda Allahın dinini para ile anlattıkları içinde kaynak kesilmesin endiÅŸesi içinde; vatandaÅŸ elbette bu soruları soracaktır, piÅŸkinliÄŸine yatmaktadırlar.

Diyanet Ä°ÅŸleri baÅŸkanlığımızın fonksiyonel olarak görevini yerine getirdiÄŸi düÅŸüncesi uzak bir düÅŸünce olarak ortada kalıyor. Ekseri olarak camilerde imamlarımızın özellikle sohbet konusunda gereÄŸi gibi yeterli ve donanımlı olduÄŸu söylenemez.  Ä°lki gerekli hitabet gücüne sahip deÄŸiller. Ve belki en önemlisi sanki ses özürlü insanları topyekûn seferber etmiÅŸler gibi bir de algı var…   Bu iki durum cemaat tarafından benimsenmiyor.

Åžimdi gelin ülkemizin önemli fıkıh uzmanı olduÄŸunu ifade eden kıymetli bir hocamızın söylediklerine kulak verelim. Hocamız bir üniversitenin önemli bir sorumluluÄŸunu üstleniyor. Sözlerine baÅŸlıyor; ben bütün ülkemizi ve bütün dünyayı gezdim elhamdülillah, diyor. Hocamız ülkemiz gençliÄŸinden ve namazdan söz ediyor. Gençlere ÅŸöyle hitap ediyor. Bunu yaparken cemaatten özür diliyor.   Yahu kendine biraz çeki düzen vereceksin kardeÅŸim! Ä°çeriden atlet giymiyorlar. Kısa dar bir tiÅŸort var üzerlerinde. Åžu kapri mi diyorlar nedir, bir ÅŸey bulmuÅŸlar; don mu pantolon mu belli deÄŸil? EÄŸildiÄŸi zaman bel dışarıda, pantolon kalçalarına kadar iniyor. Dizler açıkta… Bak kardeÅŸim dizler gözüküyor bu namaz namaz deÄŸildir, buradan sana söylüyorum. Bizde kitap karıştırıyoruz, bilgilerimizi yeniliyoruz. Ben fıkıh konusuna otuz yılımı verdim kardeÅŸim. Bu konuda otoriterim, buradan açıkça ifade ediyorum. Buradan bunları açıklamak zorundayım, neden mi? Okulda öÄŸrencim bunları bana soruyor. Bir öÄŸrencim diyor ki; Hocam, yeni bir gençlik türedi camiye geliyorlar. Önümde nahoÅŸ görüntüler oluÅŸuyor. Genç eÄŸildiÄŸinde, beli kalçası pek çok yeri görünüyor; hocam benim namazım bozulur mu? Hoca cevap veriyor; Allah Allah senin namazın niye bozulsun kardeÅŸim? Önündeki gencin namazı bozulmuÅŸtur…

Önemli bir eksiÄŸimiz var gibi gözüküyor; camiye gidiyorsun beÄŸenilmiyorsun, sokaÄŸa çıkıyorsun orucunu tutan birini göremiyorsun. Herkes camiye koÅŸuyormuÅŸ gibi bir azarlama ve seçicilik içindeyiz. Bu insanlar ya baÅŸlarını kuma sokup kendilerini deve kuÅŸu misali gizlemeye çalışıyorlar ve ya sokağın gerçeÄŸini görmek istemiyorlar. Ve diyanetin kürsülerine ora kadrolu olmayan insanlar çıkıyor. Sohbetleri, belagatleri daha güçlü… Daha donanımlılar, kendilerini iyi yetiÅŸtirmiÅŸler. Kendi hizmet birimi için yardım gezileri tertiplenmiÅŸ ve bu amaçla burada olduklarından söz ediyorlar. Öylesine etkili sözcüklerle hitap ediyor ve diyor ki; gerçek manada sadakayı cariye buraya verilmelidir. KeÅŸke bir gün deÄŸil her gün para toplansa da buraya yardım edebilseniz…

 

Ä°ÅŸte hal ve ahvalden bir kesit…

                                                                                                                                            Sevgi ile kalın.


Bu makale 179 kez okundu.

Yazarın Diğer Yazıları
Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com