Nar AÄŸacı…

                Efendim bir okur kitap okumayı bir ÅŸölen havası içinde sürdürebilmelidir. Genelde kitap kurdu diye tabir edilen okuyucu kendine bu yolu seçmiÅŸtir. Bir kitap sırf okunmuÅŸ olmak için okunmaz. Bir kitap konusundan, kurgusundan, karakterlerinden, yaÅŸanan olaylardan ve hikâyesinden tat alarak okunmalıdır. Benim zaman zaman ülkemizde ve dünya edebiyatına mal olmuÅŸ önemli eserleri okuyucuya tanıttığımı okuyucularım iyi bilmektedir. Bu gün sizlerle Profesör Dr. Nazan BekiroÄŸlunun önemli çalışması Nar AÄŸacından konuÅŸarak sohbet edeceÄŸiz.  

Nar aÄŸacında Tebrizli halı tüccarı Mirza Han oÄŸlu Settarhan ile Hacı Bey ile Büyükhanım'ın gözbebekleri Zehra'nın muhteÅŸem hikâyesini bulacaksınız…

                Sayın BekiroÄŸlu ülkemizin son dönemlerde yetiÅŸtirdiÄŸi önemli yazarlarındandır.

Onun baÅŸyapıtı nar aÄŸacı ise kimsenin kuÅŸkusu olmasın son yirmi yıl içinde yazılmış ülkemizin en önemli romanlarındandır. Nar AÄŸacı kelimenin tam anlamıyla bir baÅŸyapıttır. Pek az romana nasip olmuÅŸ bir dokusu vardır, nar aÄŸacının.  Yazar, kurguyu öylesine mükemmel kurmuÅŸtur ki; hem olaylara konu karakterlerin uyumu, hem dönemin o sarsıcı imgesinin oluÅŸturulması, saÄŸlam bir anlatım becerisi, yer, zaman ve olayların akışı, bir kitapta yer alması gereken bütün öÄŸelerin birlikteliÄŸi; hâkimiyet, temel öÄŸe, saÄŸlam dayanak, realite, önsezi, farklı bir bakış ve diÄŸer nitelikleri ile okuyucuyu sarsmakta ve adeta her okurda farklı çaÄŸrışımların yanında yeni ve daha apak ufukları beyinlere sokan yanı ile de nar aÄŸacı diÄŸerlerine fark atan yanı ile de zihinlerde kalıcı yer edinecektir.

                Nar aÄŸacına sıradan bir aÅŸk öyküsü gözü ile bakmak büyük yanılgı olur.  

Olayların geliÅŸimi öylesine içten ve yaÅŸanılan hayatla öylesine özümsenmiÅŸ ki yaÅŸanan her olgu bir aÅŸk kadar sevimli bir aÅŸk öyküsü kadar öne çıkmayı ve o sıcaklığı okuyucunun kalbine ulaÅŸtırmayı çoktan baÅŸarmıştır diye düÅŸünüyorum.  Ve ÅŸunu da düÅŸünüyorum ki nar aÄŸacı birkaç asır önce yazılmış olsaydı bırakınız Türk klasikleri arasına girmeyi, dünya klasiklerinin içinde en seçkin yerini almış olurdu.

                Ülkemizde öne çıkan ve çok satan yazarlar ve eserleri irdelendiÄŸinde kullandıkları yol çok açıktır. Belki birkaç yazarı bunun dışında tutmak gerekir ama genel yaklaşım yolu budur. Basit denecek sıradan bir konu yazarı tarafından bilinerek bir karmaÅŸa içine sokulur, olayların akışı deÄŸiÅŸtirilir ve birde garip bir anlatımla çok farklı çok karmaşık algısı katılarak okuyucunun kafası karıştırılır, okur ne okuduÄŸunu, neyi anlaması gerektiÄŸini bilmeden kitabı bitirir ama kafasında yarım sayfalık bir sözcük görüntüsü bile oluÅŸmamıştır.  

Okuyucu bu yazgının içine sokan yazar karmaşık olayların büyük yazarı diye tanıtılır ve çeÅŸitli medya gruplarının desteÄŸi altında çok ÅŸey ifade etmeyen romanlar, hak ettiÄŸinden çok fazlasını bile satabiliyorlarsa okuyucuya düÅŸen görev de seçici olmaktan geçmelidir.

                Nazan BekiroÄŸlu bu yollara baÅŸvurmadan anlatımını en uyumlu sözcüklerle besleyerek ve o engin tasvir ruhu ile hem okuyucuya saygısını ifade eden ve hem bu ucuz yollara baÅŸvurulmadan gerçek bir baÅŸyapıtın ortaya çıkışının hikâyesini de anlatır. Dünya klasiklerine baktığınızda da durum aynıdır.  Yazar dosdoÄŸru biçimde kaleminin gücüne, sezgilerine güvenir. SaÄŸlam bir kitapta okuyucu kitapla birliktedir. Karakterleri kendine dost edinir, onları günlük yaÅŸamına sokar anlatılan olaylarda kendine roller beÄŸenir. Ve bütün bunlar oluÅŸurken okuyucu sürekli kendini romanın sayfaları arasında hisseder. Bunu beceren çok az sayıda kitap ve onun yazarı vardır. Ä°ÅŸte sözünü ettiÄŸimiz nar aÄŸacı ve onun yazarı Nazan BekiroÄŸlu bu sözü edilen yazarlardandır.

                Nar aÄŸacı, insana güven veren, okuyucuyu tatmin eden, bir romanda olması gereken öÄŸeleri birlikte aynı ÅŸevk ve heyecanla sunan saÄŸlam bir kitaptır. Ülkemizde seçkin kitaplar arasında yerini çoktan almıştır. Ne mutlu böylesi edebiyat harikası bir baÅŸyapıtın yazarına, ne mutlu okuru böylesine büyüleyen bir romanın ülkemizdeki kitap dostlarına…

                                                                                                                                              Sevgi ile kalın.    

Bu makale 336 kez okundu.