Muhammet Avcı ve DüÅŸler Ülkesinde Dolunay Vakti…

Sevgili okurlar bugün size Rus yazar Aleksandr Sergeyeviç PuÅŸkin’ den söz edelim. 1799 yılında Moskova'da doÄŸmuÅŸtur. Çocukluk yılları Moskova'da babasının çiftliÄŸinin olduÄŸu Zaharovo köyünde geçti. Evde mükemmel bir eÄŸitim alan PuÅŸkin daha sonra Çar Köyü lisesinde devam etti. Lisede ÅŸairlik yönünü fark etti. Liseden sonra Dış Ä°ÅŸleri Bakanlığında bir göreve atandı. Bu senelerde kaleme aldığı Toplumcu ÅŸiirleri basılıp kitap haline getirilmedi fakat kopyaları elden ele dolaÅŸtı. Yazar isyankâr ÅŸiirlerinden dolayı Kafkasya'ya daha sonra Moldova'ya sürgün gönderildi. 3 yıl sürgün yaÅŸamında Kafkasya Esiri, Bahçesaray Fıskiyesi, Mahpus, Kara ÅŸal gibi önemli eserlerini kaleme aldı. 1826 yılında Çar I. Nikolay PuÅŸkin'i Moskova'ya çağırdı. Boris Godunov isimli tragedyası yasaklandı. 1836 yılı kışında, Peterburg sosyetesinde ÅŸairi kıskananlar eÅŸi Natalya ile ilgili alçakça bir iftira uydurdular. EÅŸinin adını Çar'ın, daha sonra da Çar'ın gözdesi olan Baron d'Anthès'in sevgilisi olarak anmaya baÅŸladılar. PuÅŸkin, kendisini ve ailesini korumak amacıyla Dantes'i düelloya çağırdı. Petersburg'da olan düelloda ağır yaralandı ve 29 Ocak 1837 yılında yaÅŸamını yitirdi. Halkın ayaklanmasından korkan çar ÅŸairin na’şının gizlice çıkarılmasının emrini verdi. Aleksandr Sergeyeviç PuÅŸkin üstadı olan Jukoyskiy vefatından sonra Rus Åžiirinin GüneÅŸi battı demiÅŸtir. Aleksandr PuÅŸkin, Rusya'nın "ulusal ÅŸairi ve modern Rus edebiyatının kurucusu olarak kabul edilir. PuÅŸkin'in lise yıllarında yazdığı ÅŸiirlerinde bile, gerçekçilik eÄŸilimi açıkça göze çarpar. O dönem ÅŸiirinde kullanılmayan kaba ve gündelik sözcükleri rahatlıkla kullandığı ve canlı, kıvrak bir zekânın izlerinin görüldüÄŸü ÅŸiirleriyle Derjavin'in dahi dikkatini çekmeyi baÅŸarır. Dilimize de çevrilen önemli romanları; Yüzbaşının Kızı, Erzurum’a Yolculuk ve pek çok ÅŸiir ve öyküleri vardır.

Sevgili okurlar Serhad Artvin gazetemizin bu haftaki konuÄŸu Yanık Ozan Muhammet Avcı. 1955 yılında Artvin ÅžavÅŸat’ta dünyaya geldi. Trabzon, Samsun, Artvin ve Sakarya da öÄŸretmenlik yaptı. Emekli oldu ve Sakarya’ya yerleÅŸti. Her yıl memleketini ziyaret ediyor. Evli ve beÅŸ çocuk babasıdır. Her fırsatta seyahate çıkarak kendini yenileme imkânı buluyor, ruhunu güçlendiriyor. YaÅŸantısını ÅŸiir, anı ve deneme yazarak renklendiriyor. Günün büyük bir bölümünü okumaya ve yazmaya ayırıyor. Åžiirlerinde Yanık Ozan mahlasını kullanıyor. Åžiirleri Yanık Ozan Web Sitesi, Yanıklı Web Sitesi, Edebiyat Evim ve Edebiyat Defteri sitelerinde yayımlanıyor.

                Anadolu’muzda halk ÅŸiiri bir ırmak gibi akıyor, bu topraklarda çok acılar çekilmiÅŸ, büyük mutluluklar, savaÅŸlar, yıkımlar, afetler birbirini izlemiÅŸ, büyük sevdalar yaÅŸanmıştır. Bu büyük olaylar halk ÅŸairlerini, ozanlarını yetiÅŸtirmiÅŸ, çalınmış söylenmiÅŸtir. Cumhuriyetimizle birlikte halk ÅŸiirleri ulusal bir boyut kazanmış, ÅŸiir heyecanı, coÅŸkusu ve canlılığı yöresel zenginlikler korunarak ulusal dinginliÄŸe ulaÅŸması da ayrı bir zenginlik olarak görülmüÅŸtür. Günümüzde halk ÅŸiirine meyil verenler o denli çoklu sayılarla ifade edilir oldu ki bu çokluk ÅŸiirde ki kaliteyi düÅŸürmekte ne yazık ki pek çoÄŸu birbirinin tekrarı ve bir kopya duruÅŸu olmaktan öteye gidememektedir. Oysa ÅŸiir özgünlük ve çıkış ister. Yanık Ozan mahlasıyla ÅŸiirler yazan Muhammet Avcı hocamızın “DüÅŸler Ülkesinde Dolunay Vakti” isimli ÅŸiir kitabını inceledim. Yanık Ozan halk ÅŸiirinde kendini kabul ettirmiÅŸ, taklide girmeden, özgün yanını, çizgisini, dili kullanma becerisi, ses uyumu, sesleniÅŸi, konu çeÅŸitliliÄŸiyle gerçekten önemli bir ÅŸairimizdir. Åžiir yazmasını bilen donanıma, zarafete ve ÅŸiir ruhuna sahiptir. Åžiirlerinde belli bir sistem ve ilimizde kullanılan ÅŸiir kalıbını en iyi deÄŸerlendirenlerden birisi olduÄŸunu söylemek abartılı olmaz. Ä°nsan, din ve vatan sevgisi üzerine saÄŸlam dizeleri ve özlü sözler söylemiÅŸtir. Yazmayı, okumayı ama özellikle ÅŸiiri bir yaÅŸam ÅŸekli haline getiren ozanımız, ömrünü ÅŸiire adamıştır. Sakin, kibar ve dürüst bir yaradılışa sahiptir; insancıldır. Åžiirlerindeki konu çeÅŸitliliÄŸi, araÅŸtırmacı kiÅŸiliÄŸinden gelir. Serhad Artvin gazetesi olarak hemÅŸerimiz Yanık Ozan Muhammet Avcı’ya sonsuz baÅŸarı dileklerimizi iletirken ailesiyle birlikte mutlu yaÅŸamlar dileriz. Yazımızı, ozanımızın dizeleriyle bitirelim.

Yanık Ozan işlerin tersine gitmektedir,

DüÅŸmanların artarken, dostların bitmektedir,

Seni de gardaÅŸların kuyuya itmektedir,  

Yusuf’la kıyaslama, seni yutar bu kuyu,

Åžafak söktü sen hala uyu, uyu yat uyu.                                                                                  Sevgiyle kalın.

Bu makale 477 kez okundu.