Niyazi Altay…

Tasalanıp düÅŸme dile, boÅŸ ver gönül Allah büyük. Åžükretmeyi öÄŸren hele, boÅŸ ver gönül Allah büyük. Deme nazlı yârim hani, mecnun`sanda dinle beni. Unutsa da Leyla seni, boÅŸ ver gönül Allah büyük. Ha otuz yıl ha müebbet, Yaradan la kur muhabbet. Bu günler de geçer elbet, boÅŸ ver gönül Allah büyük. Hak bildiÄŸin yolda yürü. Çürürsen de öyle çürü. Bu düzene bas küfürü. BoÅŸ ver gönül Allah büyük. Ozan Arif el ne dese, zafer bizim yok vesvese. Bir gün göçer taÅŸ medrese, boÅŸ ver gönül Allah büyük… Efendim Serhad Gazetemizin bu günkü konuÄŸu; bir yaman hemÅŸerimiz, duruÅŸu, kiÅŸiliÄŸi, yüreÄŸi saÄŸlam adam, dost canlısı, Altayların canı; Niyazi Altayımız…

Niyazi Altay 29 Mayıs 1956 yılında Sümbüllü köyünde dünyaya geldi. Artvin Lisesinin ikinci sınıfından ayrıldı. AÄŸabeyi Nevzat Altay terziydi, onun yanında çalıştı. MesleÄŸi öÄŸrendi, usta oldu. AskerliÄŸini Hatay da Jandarma olarak yaptı. AskerliÄŸini bitirdi memleketine döndü. Murgul damarda terzi dükkanını açtı. Bir yıl orada çalıştı, Korzula geldi dükkânını oraya taşıdı. Bir takım nedenlerden ötürü dükkânını kapatmak zorunda kaldı ve 1979 yılında Ä°talya ya gitti. Ä°talya’da bir yıl kaldı ve o süre içinde bayan terzisi olarak iÅŸini sürdürdü. Ä°talya’dan ülkesine döndü. Ä°stanbul’da altı ay terzi olarak çalıştı. Oradan Erzurum’a geldi dükkan açtı. Altı ay sonra 12 Eylül askeri darbede tutuklandı, ceza evine düÅŸtü. Erzurum askeri ağır cezada yargılandı. Tutuklandı, bir süre içeride kaldı. Çok çile çekti ve iÅŸkence gördü. Ancak suçsuz olduÄŸu anlaşılınca da tahliye edildi. Niyazi Altay yaÅŸamında enteresan olaylar da yaÅŸayacaktır. EskiÅŸehir’den Erzurum’a tayini çıkan 1nci ÅŸube müdürü gecenin bir saatinde tesadüfen dükkânına girip bir konuda yardım istiyor. Niyazi Altay tanımıyor ama elinden gelen yardımı fazlası ile yapıyor. Ertesi gün birinci ÅŸubeden on beÅŸ polis gelip kendisini alıp götürüyor. Geceden yardımcı olduÄŸu 1nci ÅŸube müdürü Niyazi Altayı karşısında görünce onu hemen tanıyor ve büyük bir ÅŸaÅŸkınlık yaşıyor, bırakın diyor. Dosyasına bakıyor, gözleri nemleniyor; AkÅŸam gördüÄŸüm o merhametli adam bu olamaz diyor. Ä°çeride iken iÅŸkenceye çıkmamak için sürekli Ayetel Kürsüyü okuduÄŸunu söylüyor. Ve kendisinin bilmediÄŸi tanımadığı bir general cezaevini arayıp Niyazi Altayın durumunu soruyor ve geliÅŸmelerden haberdar oluyor. Niyazi Altay bir ay sonra serbest bırakılıyor. Erzurum da on iki yıl terzilik yaptı. Evlendi, iki kızı ve bir oÄŸlu var. 1995 yılında Koray Elektrik limitet ÅŸirketini kurdu.               Bayındırlıkta elektrik müteahhidi olarak çalıştı. TedaÅŸ’ın müteahhidi iken 2005 yılında tutuklandı, ceza evine girdi. 11 ay ceza aldı ancak dört ay sonra çıktı. Beraat etti, mahkeme devam ettiÄŸinden ihalelere katılamıyor. Åžimdilerde iÅŸ makineleri var, inÅŸaat sektöründe çalışıyor.

                Niyazi Altay Milliyetçi hareket partisinde siyaset yaptı. Erzurum MHP il yönetiminde ve ülkü ocaklarında görev aldı. 1999 seçimlerinde Artvin il genel meclis adayı oldu. Otuz üç oyla kaybetti. 1999 - 2002 yılları arası 57nci hükümette Artvin merkez ilçe baÅŸkanlığını yaptı. 2009 yılında Ä°l ikinci baÅŸkanlığını yaptı. Fahri üye olarak çalışmalarına devam ediyor. GeçmiÅŸe yönelik düÅŸüncelerini ÅŸöyle özetliyor; 12 Eylüle kadar sağıda, solu da delikanlıca bir siyaset yapıyordu. SaÄŸcısı da solcusu da delikanlıydı. Erkekçe siyaset yapılıyordu. 2004 sonrası bu bozulmaya baÅŸladı...

                Efendim Niyazi Altay müthiÅŸ bir adam. Çok zorlu bir hayatı oldu. Ancak duruÅŸundan asla taviz vermedi. Kimseyi aÅŸağılamadı. Herkese insan gözü ile baktı. Toplumdan dışlanan insanlara sahip çıktı. Onları yanına aldı, iÅŸ verdi aÅŸ verdi. Ailenin büyükleri erken yaÅŸamlarını yitirince ve Åžükrü Altay’ın da genç denecek yaşında yaÅŸamını yitirmesi Altayların sorumluluÄŸunu onun üzerine iyice yükledi. Son derece sosyal bir insan özellikle ailesine ve akrabalarına çok düÅŸkün birisi. Tam bir toparlayıcı, bir araya getirici ve sorunları çözücü. Ä°ki eli kanda olsa eÅŸinin, dostunun her sorununa koÅŸuyor. Niyazi Altay açık sözlü, mert bir adam... DüÅŸündüÄŸünü evirip çevirmeden söyleyen, lafını esirgemeyen birisi. Kimsenin dedikodusunu yapmıyor, arkasından hiç konuÅŸmuyor. Söylenecekleri yüzüne söylüyor. O eÅŸinin, dostunun, arkadaÅŸlarının, tanıdıklarının arkasında bir güç, bir güvence ve sığınılacak bir kale gibi saÄŸlam duran birisi. O Åžükrü Altay’dan nasihat almış; Ä°nsanlara insan gibi davranmasını öÄŸrenmiÅŸ. Erzurum yılları yaÅŸamının en renkli yıllarıdır. Evinin kapısını herkese açtı. Artvin’den Hastası olan herkesin yanına koÅŸtu. Bir gün Hopalı hemÅŸerilerimiz kaza yapmıştı. Acil kan aranıyordu, kan verdi ama hala ihtiyaç vardı. Ä°lk veriyorum diye doktoru kandırdı, ikinci kez kan verdi. Küçük ÅŸehrin solcularına sonuna kadar sahip çıktı. Arabası ile getirip teslim ediyordu. Artvinliyi kimseye ezdirmem diyordu. O Artvinliye hep hemÅŸerim gözü ile baktı.  Artvin’in saÄŸcısı solcusu olsun ezdirmem, ne yaptıysak mecburiyetten yaptık, diyor. Niyazi Altay yüreÄŸine bileÄŸine saÄŸlam bir insan, sözünün eri… Kimse ile kırgınlığı yok, herkesle arası iyi, herkesle yakinen görüÅŸüyor. Masasında kimseye hesap verdirmeyen mertliÄŸe sahip... Horona düÅŸkün, güzel oyunlar oynuyor, özellikle ÅŸeyh ÅŸamil oynamak ona çok yakışıyor. Niyazi Altayımız içimizden birisi, adam gibi adam…

                Efendim Niyazi Altay’a Yüce Allahtan saÄŸlıklı uzun ömürler diliyoruz. Sokak Manzaraları isimli köÅŸemizden baÅŸta kendileri olmak üzere çocuklarına, sevgili arkadaşım Nihat Altay’a ve tüm Altaylara buradan kucak dolusu selamlar gönderiyoruz…

                                                                                                     Sevgi ile kalın. 

Bu makale 676 kez okundu.