Aydın KARASÜLEYMANOĞLU
ARTVİNLİLERİN KİTAPLARI GURBİN
15.04.2014

 Orta Asya’nın Anadolu’ya açılan kapısı Kafkasya, göç öyküleriyle anılan bir bölgedir. Günümüzde bile en çok farklı dillerin konuşulduğu, değişik toplulukların bulunduğu bir yerdir Kafkasya. Bu coğrafyanın, Osmanlı yönetimine geçtiği 1578’den bu yana yaşanan olaylar, tarihi açıdan değerlendirilecek niteliktedir. Çarlık Rusya’nın sıcak denizlere inme planları, bilindiği gibi 93 Harbi diye anılan 1877-78 Savaşına neden olmuştu. Konumu nedeniyle Artvin de, bu savaşta yıkıma uğramış, 43 yıl esarette kalmıştı. 

Zorunlu göçlerin açtığı sosyal ve ekonomik yıkımı Artvinliler çok iyi bilmektedirler.
Romanın yazarı (benim de lise ve fakülteden arkadaşım olan) M.Yaşar Baytan, çocukluğunda yaşlıları dinlemiş, atalarının Batum’dan gelip Gurbin’i kurduklarını öğrenmiş. Zamanla göç olgusuna merak sarınca, bölgeyle ilgili araştırmalarda bulunmuş. Birçok ailenin de aynı serüveni yaşadığını bilen yazar, göçün nedenlerini, yeni bir köy kurmanın zorluklarını ele alarak, romanını kurgulamış. Romanın çerçevesini çizerken, tarihsel gerçeklerden kopmadan, kendi düşünce ve gözlemlerini de katarak, olayları derinliğine sergilemeye çalışmış. 
Gurbin, belgesel/tarihsel roman gibi gözükse de, terk edilen köyle, göçüp yerleşilen yerdeki yaşamı tüm yönleriyle yansıtması bakımından çok kolay okunuyor. Bir romanda olması gereken gelenekler, doğaya bağlılık, dayanışma, komşuluk ilişkileri, çalışıp üretme sevinci, gelecekten umutlu olma, gençlerdeki tutku gibi sosyal olgular bu romanda da var. 
Roman, Batum’un yüksek ve ormanlık bir köyünde başlıyor. Romanda anlatıldığına göre, bu köyün geçim kaynağı arıcılık, hayvancılık ve tarım. Köydeki evlerin konumu, mezracılık, günümüzde terk edilir gibi olsa da Artvin’deki köylerle benzeşiyor. 
Romanın başladığı köy, gereksinimlerini yakın olduğu için Batum’dan karşılıyor. O yıllarda Batum, günümüz İstanbul’u gibi Doğu’nun ticaret merkezi. Batum’da Hıristiyan gürcüler yaşıyor. Müslümanlığın yayılması, bazı Gürcülerin Osmanlı yönetiminden memnun kalması, bölgede huzursuzluğa neden oluyor. Irkdaşlarının Müslüman olmasını kabullenmeyen Gürcüler, yörede dinsel bir baskı kuruyorlar. Yer yer çatışmalar oluyor. Köyler basılıyor. Batum’daki Osmanlı zabiti Müslüman olan Gürcüleri korumaya çalışsa da yetersiz kalıyor.
Romanda değerlendirilen olaylardan sonra, göç konusu ele alınıyor. Kitabın 357.sayfasında kendisine danışılan Osman Efendi, köylülere şunları söylüyor: “Batum civarındaki soydaşlarımızın gördüğü baskılardan, can güvenliğinin kalmadığından devletimiz haberdardır. Bu nedenle, kendi olanaklarıyla göç edenlere kolaylık gösteriyor.”
Bunun üzerine göçe karar veriliyor. Bir yıl süren göç hazırlığı, kılavuzların yardımı, teknelerle Arhavi’ye çoluk çocuğun taşınması, yollarda çadırlar kurulup konaklamalar, hayvanların otlatılması gibi konular romanda yer alıyor.
Göç edenler, tepeleri aşarak Murgul Başköy’e ulaşıyorlar. Başköy, öğretmen eşimin ilk görev yaptığı köy. Eşim bu köyde, Gürcü kültürüyle ilgili derlemeler yaparak yayınladı. Bu köye yerleşenler de, yazarın ataları gibi Batum’dan göç etmiş. 
Roman, eski adı Gurbin olan Petek köyüne yerleşilmesiyle son buluyor. Göç eden aileler, imeceyle boş arazileri otlardan, çalılıklardan kurtararak tarla haline getiriyorlar. Kendi aralarında anlaşıp arazileri bölüşüyorlar. Arazilerin yanında yöre mimarisine uygun evler yapıyorlar. 1700’lı yıllarda başlayan göç öyküsü, Gurbin’de son buluyor.
1943 de Gurbin’de doğan M.Yaşar Baytan, ortaokulu Murgul’da, liseyi de Artvin’de okudu. Yüksek öğrenimini Ankara’da tamamladı. 31 yıllık devlet memuriyetinin 14 yılını denetim hizmetlerinde geçirdi. Yüksek Denetleme Kurulu Başdenetçisi iken emekli oldu. Yazarın 14 yıl denetim yapması, raporlar hazırlaması, yazarlık yönünü de geliştirmiş. Romanın kurgusu, dili, sağlam tümceleri, özgün ve yalın anlatımı, usta bir yazarın ki gibi yetkin. 
M.Yaşar Baytan’ın kitap baskıda iken yoğun bakımda olması, bazı biçimsel hatalara meydan vermiş. Yoğun bakımdan çıktığında 5 yıllık uğraşının sonucunu görsün diye, kardeşleri tarafından kitap acele bastırılmış. Yetkin biri tarafından düzenlemesinin yapılmasına fırsat olmamış. Kitabın isteme adresi bile konmamış. Kitabın 2.baskısı yapılırsa, bu eksiklikler kolayca giderilebilir. 
Uzun araştırmalardan sonra, yöremizle ilgili oylumlu (382 sayfa) bir eser ortaya koyan M.Yaşar Baytan’ı ve kitabın basımını yaptıran kardeşlerini kutluyoruz. Tek roman yazmasına karşın, gerek kurgusu, tarihsel serüvenleri belgeleme duygusu ve ustaca anlatımıyla, okurların bu kitaptan zevk alacaklarını düşünüyoruz. Yöremizin yakın tarihini merak edenlerin çok yararlanacaklarını umuyoruz. 
Özellikle, genç kuşakların bu kitabı okuyarak, yöremiz tarihiyle ilgili olguları derinliğine kavramalarını öneririz.
_________________
(*)Gurbin/Mehmet Yaşar Baytan/Göç olgusunu anlatan roman/382 sayfa/
Afşaroğlu Matbaası/Ankara, Kasım 2013.

Bu makale 2401 kez okundu.

Yazarın Diğer Yazıları
Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com