Ömer YERLİKAYA
Esintiler?
11.10.2019

Esintiler…          

Sevgili okurlar öylesine mutlu bir hayatım oldu ki bunun için yüce Allaha ÅŸükrediyorum. Ben çok paralı pullu birisi deÄŸilim birinci dereceden emekli bir memurum eÅŸimde benim gibi emekli. Evli iki kızımız var. Büyük kızım EskiÅŸehir’de küçüÄŸüm Ä°stanbul da yaşıyor. Bizde zaman zaman özellikle kış aylarında eÅŸim ile birlikte kızlarımızı ziyaret ediyoruz. EskiÅŸehir’de iki torunum Ä°stanbul’da bir torunum var. Onlarla hayatımın en güzel günlerini yaşıyorum. Ä°nsani davranış ve iliÅŸkilerine son derece dikkat ediyorum. Bütün ömrüm de belki bilerek bilmeyerek kalbini kırdığım insan sayısı sanırım dörtten çok deÄŸildir. Ancak özür dileyerek kendimi affettirmesini de bilen birisiyim. Özür dilemek hatayı kabullenmek demektir. Ä°nsan bu yanını görebiliyorsa erdemli sıfatını kullanabiliyor demektir.

Åžunu gördüm ki bir çocuk baba ocağında mutlu olmalıdır.

Gerisi kendiliÄŸinden geliyor. Hani bir sözümüz var ya; Bir iÅŸi nasıl tutarsan arkası öyle gelir! Bu hiç yabana atılır bir söz deÄŸildir. Hayatınıza nasıl baÅŸlıyorsanız öyle sürüp gidiyor.

Yeni romanım çam sakızında (Bu günlerde yayınevim ile ön görüÅŸmeler yapıyorum) yirminci yüz yılın ikinci yarısında yaÅŸanan pek çok olayı anlatmaya çalışıyorum. Kurgu ve yaÅŸanmış olayların birlikte harmanlandığı bir çalışma oldu. Yer, mekân, insanlar hep bizim insanımız, bizim yerleÅŸkemiz, bizim Artvin’imiz… Eski yaÅŸanmışlıkları, saklı anıları bir bir su yüzüne çıkarmaya çalışıyorum. Ä°nsanımız hakkında bilgi sahibi edindikçe bir ÅŸeyi artık çok daha iyi görebiliyorum. Bizim henüz adı konulamayacak bir farklılığımız var. Bizim insanımız farklı meziyetlere sahip bunu romanlarıma yansıtmaya çalışıyorum. Her gün sokaktayım, insanlarla iç içeyim. Sorunları dinliyorum, sohbetlerimi yapıyorum. Bugün yedi sekiz insan birlikte ata parkta oturduk; çay kahve içtik. Sohbet ettik. Yanımızda Çapulacılar Sokağının bıçkın adamı merhum Yalman Yılmazımızın oÄŸlu sevgili Hasanımızda vardı. Yalman Yılmaz’ın bir anısını anlattım her kes ilgi ile dinledi. Kalkma zamanı geldiÄŸin de hesabı ödemek için herkes adeta birbiri ile yarışıyor. Bu küçük bir ayrıntıydı ama yaÅŸamsal bir zindeliÄŸi vardı. Bu islimi Anadolu’nun belki hiçbir yerin de göremezsiniz.

Efendim ben oldukça meÅŸgul birisiyim. Gazeteme günlük yazılar yazıyorum, roman çalışmalarımı sürdürüyorum. Ve bir yandan sürekli okuyorum. Her ay bir mahallede yapılan halka açık belediye meclis toplantılarına katılıyorum. Ve hemen hepsinde söz alıp sorunları ve yapılan iÅŸleri deÄŸerlendiriyor ilgililere doÄŸrudan iletiyorum. Pek çok zaman hastane ziyaretine gidiyorum. Hastalarımıza bakıyorum. Onlarla sohbet ediyor acılarını paylaÅŸmaya çalışıyorum. Sonra sık sık mezarlıklarımızı ziyaret ediyorum. Daha çok yolumun üzerinde ki kolorta ÅŸehir mezarlığını geziyorum. Mezar taÅŸlarına bakıyorum. Yasin okuyor geçmiÅŸlerimizin ruhlarına hediye ediyorum.

Ah! Ne insanlarımız gelip geçmiÅŸler. DuruÅŸu saÄŸlam, yürekli, sözünün eri dahası adam gibi adamlar… Ä°ÅŸte bizim en büyük zenginliÄŸimiz bu olmalı. Bir insan öldükten sonra bile kendinden iyilik yüklü duygularla söz ettirebilmeli. Çok genç denecek yaşında yaÅŸamını yitirenlerimiz de var. Bu acılar bizim acılarımız. Biz hüznümüzle, gözyaşımızla sevincimizle hep iç içeyiz bir aradayız, birlikteyiz. Mutlu insan etrafına mutluluk saçan insandır. Bu yanımızı geliÅŸtirdikçe her bir yanda mutluluk rüzgârları estirebiliriz. Bu rüzgarı arkamıza alıp çoÄŸaltmalıyız.

Hikâye, roman, ÅŸiir konusunda kitabı olan hemen her hemÅŸerime ulaÅŸmaya çalışıyorum. Eserlerini okuyor, inceliyorum ve sonra hem eseri hakkında hem kendisi hakkında tanıtıcı bilgiler sunmaya çalışıyorum. Biliyorum ki her kitapta bir emek vardır, göz nuru vardır. Her insanın hikâyesi kıymetlidir. Her insan bizim için çok deÄŸerlidir. Åžuyumuza buyumuza, kibrimize sığınıp kimseyi küçük göremeyiz. Bu hayatımızın en büyük eksikliÄŸi ve yanlışı olur. Benim tek düÅŸüncem insanları mutlu edebilmek için elimden bir ÅŸey geliyorsa onu en iyi biçimde kullanabilmek. Biz birlikteyiz biz büyük bir aileyiz ve küçük ÅŸehrin esintileri hiç bitmeyecek…

                                                                                                                                                             Sevgi ile kalın.


Bu makale 456 kez okundu.

Yazarın Diğer Yazıları
Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com