Åžahver KARASÃœLEYMANOÄžLU
ARTVÄ°NLÄ° DOKTOR TARIK YAZAR DÃœNYANIN BELÄ°NÄ° DOÄžRULTACAK
06.02.2016

 

 

ARTVÄ°NLÄ° DOKTOR TARIK YAZAR

DÜNYANIN BELÄ°NÄ° DOÄžRULTACAK

 

KonuÅŸan: Åžahver KARASÜLEYMANOÄžLU

 

Dünya tıp tarihine geçecek olan ve çok geliÅŸmiÅŸ ülke hastanelerinde kullanılan hemÅŸeh­rimiz Prof. Dr. Tarık Yazar’ın geliÅŸtirdiÄŸi “Ä°bni Sina Yöntemi”yle ve de yöremizle ilgili­ söyleÅŸimi sizinle paylaÅŸmak istiyorum.

-Sn. Yazar, mesleÄŸinde zirveye çı­kan Artvinlilerle her zaman onur du­yuyoruz. Basında, zaman zaman bi­limsel çalışmalarınızla ilgili övgülere rastlıyoruz. HemÅŸehrilerimizin daha yakından tanımaları için   kendinizi tanıtır mısınız?

-1951 de ÅžavÅŸat’ta doÄŸdum. Ben iki yaşına gelince ailem ÅžavÅŸat’tan ayrılmış. Ä°lk, orta ve lise öÄŸrenimimi Anka­ra’da yaptım. 1973 de A.Ü. Fen Fak. Fizik lisansımı tamamladım. 1974 de elektronik dalında master yaparak yüksek mühendislik diplomasını aldım. Kısa dönem yedek subaylıktan sonra Ege Ün. Tıp Fakültesinde tıp eÄŸitimine baÅŸladım. 1980 de tıp doktoru oldum. 1980-1985 yıllarında A.Ü.Tıp Fak. Ortopedi Ana Bilim Dalında ihtisas yaparak uzman doktor oldum. 1977 de Oxford (Ä°ngiltere’de) lisan okulu­nu bitirdim. Bu arada birçok mesleki kurslara katıldım, teb­liÄŸler sundum, ödüller aldım. 1988 de doçent oldum. 1989 da üç ay Zürih (Ä°sviçre) Üniversitesinde çalıştım. 1989/1993 yılları arasında Zürih, Fransa, Kansas Üniversitesi ile Davos, Dablin (Ä°rlanda) gibi yabancı ÅŸehirlerde kurs ve kongrelere katıldım. 1982 de Dr.Zeliha Yazar ile evlendim. Elif ve Ba­ÅŸak adında iki kızım var. 1994 den beri Ä°bni Sina Hasta­nesinde profesör olarak görev yap­maktayım.

-Sayın yazar, bi­limsel çalışmaları­nızdan söz eden Aktüel Dergisinin 14-20 Kasım 1996 tarih ve 280 no’lu sayısında “Türk Doktorlarının Ä°bni Sina Yöntemi”  “Omurga Rahat­sızlıkları için yeni Umut” “Dünyamn Beli DoÄŸrulacak!” deniliyor. Bu çalışmalarınızın ulusal ve uluslararası boyutu nedir?

-Ülkemizde Ortopedi ve travmatoloji kliniklerinde özveriyle hizmet verilmektedir. Tıbbi hizmetlerin kalitesi, ül­ke boyutunda iyi bir seviyededir. Ancak bizim kliniÄŸimizde­ki hizmet çaÄŸdaÅŸlığı yakalamıştır. Omurga cerrahisi birimi­mizin özel konusudur. Tanıttığımız “Ä°bni Sina” yöntemi 1995 de uluslararası patent kazanmıştır.

-Patent belgesinin fotokopisini yayımlamak için al­mam mümkün mü?

-Tabii. Alın iki belgeyi de.

(Avusturya’dan gelen yabancı dille yazılı belgede Tarık Yazar adını görüyorum. Yazıların tercümesini dinliyo­rum. Sonra da Türk Patent Enstitüsü BaÅŸkanlığı’nın belgesi­ne göz atıyorum. Bu belgeyi görmenin gururunu hemÅŸehri­lerimle paylaÅŸmak için yayımlanmasını öneriyorum. Bu ko­nuda kendini övmekten kaçınan, büyük bir alçakgönüllülük gösteren Prof.Dr. Tarık Yazar, Türk Patent Enstitüsü BaÅŸ­kanlığının telefonlarını vererek, ayrıntılı bilginin kaynağın­dan alınabileceÄŸini açıklıyor. Daha sonra yetkili kiÅŸilerden bu konuda aldığım bilgiler her Artvinliyi gururlandıracak boyutta. Türkiye’de bu konuyu deÄŸerlendirecek bir birim olmadığından Prof. Dr.Tarık Yazar’ın baÅŸvurusu, incelen­mek üzere dünyada otorite sahibi bir kuruluÅŸ olan Avustur­ya/Viyana Patent Enstitüsüne gönderiliyor. Sistemin yenili­ÄŸini doÄŸrulayan bir belge gönderiliyor. Türk Patent Enstitü­sü BaÅŸkanlığı da bu belgeye dayanarak sayfalarımızda görü­len belgeyi düzenliyor. HemÅŸehrimiz Prof.Dr.Yazar’ın omurga cerrahi konusunda geliÅŸtirdiÄŸi bu yöntem, Türki­ye’de uluslararası boyutta alınmış bu daldaki ilk patent olu­yor.)

-Sn.Yazar, bu buluÅŸunuzla ilgili sanırım basında haberler çıkmıştır. Kısaca onlara da deÄŸinebilir miyiz?

-Ä°stiyorsanız bu yayınların fotokopilerini size vereyim. DilediÄŸiniZ gibi özetleyebilirsiniz. Bir söyleÅŸi boyutun­da, bu konuda uzun uzadıya bilgi aktarmak zor. Ancak ÅŸunu söyleyelim ki, bu tür rahatsızlığı olan­lar bundan böyle kesin sonuca ulaÅŸacaklar. Ben söyleÅŸimi Ak­tüel Dergisindeki bu yeni buluÅŸ­la ilgili yazılardan kısa bölümler aktararak sürdürmek istiyorum.

“Ä°bni Sina yöntemi projesinin ba­ÅŸÄ±nda olan Prof.Dr.Tarık Ya­zar’a göre gelinen nokta tesadüfi deÄŸil. Bir Çin atasözünü il­ke edindiklerini belirtiyor. Uzun seyahatler küçük adımlar­la baÅŸlar... Bu küçük adımlar büyük bir baÅŸarıya dönüÅŸmüÅŸ. Ama herhangi bir yöntem ya da alet icat edilmediÄŸini, sade­ce var olan yöntemlerin modifiye olduÄŸunu söylüyor Prof.Dr.Yazar.

Ä°nsanın belkemiÄŸinin bir çamaşır gibi burulduÄŸunu düÅŸü­nün. Ä°ÅŸte o zaman dünyada kullanılan yöntemler zayıf kalı­yor. Çünkü bu sistemler gevÅŸetilebiliyor. Biz daha saÄŸlam, küçük hacimli aletler kullanarak hayati organları riske soka­cak bir operasyonu ortadan kaldırıyoruz. Sistemin bütünü içinde on yenilik yaparak daha güçlüyüz ÅŸimdi. Var olan yön­temleri daha efektif hale getirerek hastaların tedavisinde da­ha yetenekli olduk. Dünyanın arkasında deÄŸiliz, hemen ya­nındayız, hatta önündeyiz...”

               -Sn.Yazar, Ä°bni Sina Yöntemini okuduklarımızdan anlamaya çalıştık. Bu konuyu sizden birebir dinlemek isteriz.  Bizi biraz daha bilgilendirir misiniz?

-Ä°bni Sina Yöntemi, eÄŸrilik, kırılma, tümör, enfeksiyon gibi etkenlerle ortaya çıkan omurga rahatsızlıklarının tedavi­sinde kullanılan on yeniliÄŸi içeriyor. ÖrneÄŸin belkemiÄŸi eÄŸ­riliÄŸinde dünyada alışılagelmiÅŸ bir uygulama olan “iki nokta­dan tutma” ya alternatif getirilmiÅŸ. omurga, on noktadan tu­tulup büyük bir kuvvetle normale zorlanıyor. Ayrıca yeni icat edilen “profilli vidalarla” operasyon sonrası gevÅŸemele­rin önüne geçiliyor. Daha kullanışlı ve hacmi küçük malze­melerin geliÅŸtirilmiÅŸ olması ise, büyük atardamarların bulun­duÄŸu bölgeler gibi hayati risk taşıyan bölgelerde kemik üze­rinde çalışacak alanı geniÅŸletiyor.

 “Biz omuriliÄŸe batmakta olan, onu sıkıştırmış kemik parçalarını kanaldan çıkartıyoruz ve kanalı eski saÄŸlamlığına kavuÅŸturuyoruz. Omurilikteki iyileÅŸmenin ne kadar olacağı­nı yine omurilik tayin etse de, omuriliÄŸin beslenmesini ve baskı altında kalmamasını saÄŸlamak bizim görevimiz.

Öte yandan eski yöntemlerle iki ya da üç ameliyatla ayaÄŸa kalkabilen bir hasta, bu yöntem sayesinde bir ameliyatla iyi­leÅŸebildiÄŸi için tedavi masrafları da düÅŸüyor. Masrafları düÅŸüren bir baÅŸka faktör de, kullanılan malzemenin büyük ölçüde yerli olması.

-VerdiÄŸiniz bilgiler için çok teÅŸekkür ediyoruz. Dilerseniz söyleÅŸimizi biraz da yöremizle ilgili konularda sürdürelim. Artvin ile iliÅŸkileriniz nasıldır? Bunca yoÄŸun çalış­ma arasında doÄŸduÄŸunuz yere gitmeye zaman bulabiliyor musunuz?

-Ä°lk kez 1991 de eÅŸimle birlikte gittik Aıtvin’e. O ka­dar sevdik ve beÄŸendik ki, 1996 da çocuklarla birlikte ikinci kez gittik. HemÅŸehrimiz Türker Gündüz’ün karavanı ile her tarafı dolaÅŸtık. Köyler, yaylalar bir doÄŸa harikası, insanları­mızın davranışları çok sıcak ve içten. Artvinli kendini doÄŸal güzelliklerle bütünleÅŸtirmiÅŸ. Çok sevecen ve konukseverler. Kocabey’de doÄŸduÄŸum evi gördüm. Köyün mimarisini çok beÄŸendim. Köyümü Ä°sviçre’den daha güzel buldum.

-Köylerde tadını unutamadığınız yöresel yiyecek­lerden özlediÄŸiniz neler var?

-Peynir eritmesi, mısır gevreÄŸi (çadi) ve LaÅŸet’te ye­diÄŸimiz alabalığın tadını hiç bir yerde bulacağımı sanmıyo­rum.

-Artvinli olmak nasıl bir duygu? Gerçi oradan çok küçük yaÅŸta ayrılmışsınız ve de 40 yıl gidememiÅŸsiniz ama ÅžavÅŸat’ın saygıdeÄŸer büyüklerinden hukukçu Muammer Ya zar’ın oÄŸlusunuz. Eminim ki, evinizde Artvin havası her za­man esiyordur. O havayı solumak nasıl bir ÅŸey?

-Aslında bölgeciliÄŸe karşıyım. Ama Artvinli olmak gerçekten çok güzel bir ÅŸey. Artvinlilerin ayrıcalıklı özellikle­rini korumalıyız. O yöreden olmanın deÄŸerini bilmeliyiz. Benim çocuklarım da orayı tanıdıktan sonra öylesine sevdi ye sahiplendiler ki, her yaz oralara gitmeyi arzuluyorlar. Art­vinliyim demekten gurur duyuyorlar. Ankara’daki evimizde annem, babam ve ablalarım, ÅžavÅŸat havasını hiç eksik etme­diler. HemÅŸehrilerimi yaÅŸamımın her döneminde sevdim. Artvinliler topluluÄŸundan çok ÅŸeyler öÄŸrendim. Mesleki ba­ÅŸarımın temelinde belki de ArtvinliliÄŸimin azmi, disiplini, ça­bası yatıyor.

-  Artvin’i turizm yönünden nasıl deÄŸerlendiriyorsu­nuz? Sizce bu konuda neler yapılmalı?

-  Artvin çok yönlü turizm avantajlarına sahip. DoÄŸa güzel, insanlar uygar ve de konuksever. Ulaşımın yetersizli­ÄŸi, doÄŸanın kirlenmesini önlemiÅŸ. Bundan böyle de doÄŸal tahribata izin verilmemelidir. Halkımızın bu konuda çok bi­linçli ve duyarlı olması gerekiyor. Ormanları çocuklarımız gibi sevip korumalıyız. DoÄŸayı tahrip edecek sanayi geliÅŸi­mine iltifat etmemeliyiz. DoÄŸa katledilerek altın aranmasına karşıyım. Güney Amerika örneÄŸi incelenmeli. Yöneticileri­mizin saÄŸduyusuna inanmak ve halkımızın bi-linçli oluÅŸuna güvenmek istiyorum. Aklın yolu birdir. Artvin’in geleceÄŸini siyasi çıkarlara göre deÄŸil, ekonomik gerçekler ışığında yön­lendirmek gerek. Önemli olan budur. Yoksa zamanla turizm için yeterli altyapı Artvin’de de oluÅŸacaktır. Belki de hava ulaşımı da gerçekleÅŸecektir. Turizm konusunda çok umutlu­yum. Yeter ki Artvin’i Artvin yapan doÄŸal özelliklerini koru­yabilelim.

-Artvin ile ilgili vakıf ve dernekler, yöresel heyecanı yaÅŸatmak, birlikteliÄŸi arttırmak üzere çeÅŸitli faaliyetlerde bu­lunuyorlar. Yeni kurulan ARTVÄ°N KALKINMA ve EĞİTÄ°M VAKFI da bu tür dayanışmamıza yeni boyutlar kazandıra­caktır. Bir doktor olarak Vakıf sizden de katkı isterse nasıl karşılarsınız?

-Her zaman her türlü katkıyı vermeye hazırım. HemÅŸehrilerime yardımcı olmak bizleri mutlu eder. Vakıfın yeni çıkaracağı dergiye de hemen abone olmak istiyorum.

-Vakfın dergisi henüz çıkmadı. Ama Artvin’de çıkan ve yurt çapında pek çok ÅŸehrimize giden Kafkas Sarp Haber Gazetesi var. Bilmem alıyor musunuz?

-Bugüne kadar yöresel bir gazeteyi yeterince izleyememiÅŸ olmayı bir eksiklik sayıyorum. Gazeteyi çıkaran ve yaÅŸamasına katkıda bulunanları kutluyorum. Hemen abone olacak ve bundan böyle memnuniyetle bu gazeteyi de izle­yeceÄŸim,

(Bu arada, Prof.Dr. Tarık Yazar’ın göz doktoru olan eÅŸi Zeliha Yazar’da bu gazete ve dergiye reklam vererek destek olmak istediÄŸini belirtiyor. Kendisini, Artvinli kadın­lar toplantısına davet ediyorum. Memnuniyetle katılacağını hatta bazı katkılarda bulunacağını söylüyor.)

Önemli görevler üstlenen Artvinlilerin, ülke sorun­larına sahip çıktıklarını, bunun yanında ilimizle ilgili konu­larda çok duyarlı olduklarını görüyoruz. Gönüllü kuruluÅŸ­larda görev alan hemÅŸehrilerimiz dernekler ve vakıflar aracı­lığıyla, yöresel heyecanımızı arttırmakta, dayanışmamızı pekiÅŸtirmektedirler. Artvinli iÅŸadamlarımız ekonomik katkı­larla bu tür giriÅŸimlere destek vermektedirler. Artvin’e ve Artvinliye emeÄŸi geçen herkese bir kez daha teÅŸekkür eder­ken yeni bir öneriye ilk kez burada deÄŸinmek istiyorum. Doktor hemÅŸehrilerimizle ilgili bu konuda doktor Yazarla­rın görüÅŸlerini almaya çalışıyorum):

-Ankara’da çok sayıda Artvinli doktor, kendi alanla­rında uzman olarak çeÅŸitli hastahanelerde görev yapmakta­dırlar. Bunlardan benim ilk aklıma gelenler ÅŸunlar: Hacette­pe Ü.Tıp Fakültesinde Prof.Dr.Mustafa Artvinli (Hastaneler Genel Direktörü), Prof.Dr.Yusuf Ä°zzettin Barış, Prof.Dr.Adil Surat, Ortaokul arkadaşım Prof.Dr. Ergin Turan, Prof.Dr.Cevat Koçal, Prof.Dr.Türkan Küçükali, Prof.Dr.Merai Tuncer, Gazi Ü.Tıp Fakülte­sinde Prof.Dr.Türkan TatlıcıoÄŸlu, Prof.Dr. Ertan TatlıcıoÄŸlu,

Doç.Dr. Necdet Altun (Gazi Ü.Tıp Fak. Hastanesi BaÅŸhekim Yard.), Ä°bni Sina Hastanesinde Prof.Dr. Numan NumanoÄŸlu, Prof.Dr. Y.Serdar Akyar, Doç.Dr.Ertan Yücel ve sizler varsınız. Artvin Kalkınma ve Hizmet Vakfı ya da baÅŸka der­nekler, bir program yapar ve or­ganizasyonda bulunursa, Artvinli doktorlar hemÅŸehrilerimi­ze mesleki destek verebilirler mi? ÖrneÄŸin ayda bir ücretsiz saÄŸlık taraması yapabilirler mi? Ya da izinlerini Artvin’de ge­çirmek isteyen doktorlarımızı yerel yönetimler konuk ettik­lerinde köylülerimizi muayene edebilirler mi? Bu konudaki görüÅŸ ve önerileriniz nedir?

-Böyle bir hizmete sadece eÅŸim ve ben deÄŸil, Artvin­li her meslektaşımızın katkı vereceÄŸini düÅŸünüyorum. Hem­ÅŸehrilerimize yardımcı olma fırsatı veren her organizasyon­dan mutluluk duyarız. Bize düÅŸen görevi her zaman yerine getirmeye hazırız. Belirli aralıklarla toplu muayeneler güzel bir giriÅŸim olur. Ancak her dalda saÄŸlık taraması yapmak zordur. Bazı tıp dallarında aletlerinizi oraya taşıyamazsınız, alet olmadan da yeterli muayene yapamazsınız. Bazı dallar­da ise bu önerdiÄŸiniz husus çok rahat gerçekleÅŸebilir. Çok da iyi olur. En azından rahatsızlığı bulunanlara neler yapması gerektiÄŸi anlatılır. Hastalığın seyri hakkında geniÅŸ bilgiler ve­rilir.

-Bir Artvinli olarak bu duyguları taşıdığınız ve de mesleÄŸinizin doruÄŸuna çıkarak hemÅŸehrilerimizi onurlan­dırdığınız için sizlere teÅŸekkür ediyorum.

 

 

-Bu söyleÅŸi için biz de size teÅŸekkür ediyoruz. Artvin’i biz kez daha yaÅŸadık sizinle birlikte.


Bu makale 1402 kez okundu.

Yazarın Diğer Yazıları
Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com