Åžahver KARASÃœLEYMANOÄžLU
ÇORUH SÖYLEŞİLERİ ÇORUH?DA RAFTİNG KONUSUNDA SÖYLEŞİ
01.08.2015

 ÇORUH SÖYLEŞİLERÄ°

ÇORUH’DA  RAFTÄ°NG KONUSUNDA SÖYLEŞİ

 -Sn. Sirali Aydın, kendinizi ATABARI okurlarına kısaca tanıtır mısınız?

-1964 Yusufeli doÄŸumluyum. Lise öÄŸrenimimi Urfa, Borçka ve Yusufeli’de tamamladım. Halen Yusufeli’de turizmle ilgili iÅŸletmecilik yapmaktayım. Ä°ÅŸimden artan zamanlarımda da fahri olarak Yusufeli’yi tanıtıcı faaliyetlerde bulunmaktayım.

-BaÅŸkanlığını yaptığınız derneÄŸin kuruluÅŸunu ve amaçlarını kısaca özetler misiniz?

-Yusufeli kendine özgü özellikleri ve de güzellikleri olan bir ilçemizdir. Turizm açısından büyük potansiyele sahiptir. Ancak bugüne kadar bu potansiyel hiç deÄŸerlendirilememiÅŸ. O yörede yaÅŸayan gençler olarak, bu avantajlarımızı deÄŸerlendirmek ve ilçemizi bu özellikleriyle tanıtmak amacıyla bazı giriÅŸimlerde bulunduk. Dünyada ve Türkiye’de giderek önem kazanan rafting sporunun yanı sıra, kayak ve daÄŸcılık sporu açısından da turizmin önemini göz önüne alarak bu faaliyetleri bir çatı altında toplamak amacıyla 1993’te bu derneÄŸi kurduk. Böylece Yusufeli ve dolayısıyla Artvin’in bu özellikleriyle tanıtımını da üstlenmiÅŸ olduk. Amacımız, yoksul olan yöre halkına bu yolla belli ölçülerde rant saÄŸlamaktır.

-Sayın Aydın, 1993 yılında Çoruh’ta yapılan “Dünya 4. Uluslararası Akarsu Åžampiyonası” ilimizi ve ilçemizi dünyaya tanıttı. Bu uluslararası yarışma Çoruh’un dünyaya açılan bir penceresi oldu. DerneÄŸinizin kuruluÅŸu bu tarihe rastladığına göre, Çoruh’taki rafting olayı sizde ne gibi etkiler yaptı?

-Uluslararası rafting ÅŸampiyonası Yusufeli için büyük bir ÅŸanstı. Biz bu ÅŸansı deÄŸerlendirmek ve de bu tür faaliyetlere süreklilik kazandırmak için çareler aradık. Çünkü Yusufeli gençleri lastik botlarla ve korumasız olarak ilkel yöntemlerle bu sporu yapmaktaydılar. DoÄŸu’nun Kırkpınar’ı Yusufeli’de güreÅŸe olan tutkunun benzeri bu alanda da vardı. Dünyada on beÅŸ yıllık bir geçmiÅŸi olan rafting sporunun Çoruh’ta ulus­lararası platformda ele alınması bizi önemli ölçüde etkiledi. DüÅŸüncelerimize yeni boyutlar kazandırdı. Bu arada yerli ve yabancı rafting meraklılarının bu spora olan ilgilerine de yakından tanık olduk. Bu nedenle daha düzenli ve turizm açısından yararlı bir biçimde bu sporun geliÅŸmesi için giriÅŸimlerde bulunduk.

-Bu sporun bir anda gündeme gelmesinde, yazılı ve görsel basında yer almasında sizce kimlerin katkısı oldu?

-Yeri gelmiÅŸken, dönemin Turizm Bakanı Abdülkadir AteÅŸ’in ve Kaymakamımız M.Celalettin Lekesiz’in kiÅŸisel katkılarını belirtmek isterim. Kendilerine kulüp ve Yusufeli halkı olarak minnettarız. Bu arada, bu sporun baÅŸlamasından bu yana bizi izleyen TRT ve yerel basınımıza da teÅŸekkür etmekteyiz.

-Sayın BaÅŸkan, bu sporu yapanlara ne gibi hizmetler sunu­yorsunuz? Rafting, kayak ve daÄŸcılık meraklıları için öneri­leriniz nelerdir?

-Dilerseniz öncelikle bu sporların önemine deÄŸinelim. Sporun dostluk, kardeÅŸlik ve sevgiye dayandığını düÅŸü­nürsek, pek yarışma özelliÄŸi taşımayan doÄŸa sporları insanları birbirine kaynaÅŸtıran ve yöreyi tüm özellikleriyle yakından tanıma fırsatı veren, deÄŸiÅŸik kültürlerle kiÅŸileri tanıştıran özel­liklere sahiptir. Çağımızın ruhsal bozulmalara kadar varan hastalığı stres ve günlük yaÅŸamın sıkıntılarından insanları uzaklaÅŸtıran doÄŸa sporlarının yararı bilimsel olarak da kanıtlanmıştır. Bu nedenle yaÅŸ farkı gözetmeden yediden yetmiÅŸe herkese bu sporları öneriyoruz. RaftinÄŸ sporu için yüzme bilme zorunluluÄŸu vardır. DaÄŸcılıkta ise aksine yürüyebiliyorum diyen herkes bu etkinliklere katılabilir. Bu konularda gerekli bilgiler kulübümüzün uzmanları tarafından ilgililere sunulmaktadır. Maddi sıkıntılar içinde bulunan kulübümüzün gönüllü doktorları bile vardır. Rehberlik yapan elemanlarımız ekibin her türlü sorumluluÄŸunu üstlenmekte­dir. Tehlike anında kurtarma ekiplerimiz devreye girmekte­dir. Meraklılara her türlü ön bilgi verilmektedir. Yusufeli’de bu sporları yapmak isteyenler her bakımdan bize güvenebilir. Kendilerine çeÅŸitli hizmetler sunmaktan büyük zevk almak­tayız. DaÄŸcılık konusunda ise çeÅŸitli zamanlarda turlar düzen­lemekteyiz. Bunlardan en önemlisi uluslararası boyut kazandırdığımız “30 AÄŸustos” dostluk, sevgi ve barış yürüyü­ÅŸüdür. Dördüncüsünü bu yıl düzenleyeceÄŸimiz ve geleneksel hale getirdiÄŸimiz bu yürüyüÅŸlere Hollanda, Avusturalya, Yeni Zellanda ve Ä°srail’den sporcular katılmaktadır. Giderek önem kazanan bu yürüyüÅŸün sponsorluÄŸunu yapmak üzere bazı özel TV kanallarından teklifler almaktayız. Katılanların çok az ücret ödediÄŸi bu kampanyamız yoÄŸun ilgi görmektedir. Kulüp olarak bu konuda hiç bir özveriden kaçınmıyoruz.

-Sayın BaÅŸkan, bu sportif etkinlikleriniz yanı sıra sosyal içerik taşıyan ve yerli yabancı turistlerin ilgisini çeken baÅŸka faaliyetler de düÅŸünüyor musunuz?

-Bu sporları yapan turistlerimiz artan zamanlarını en iyi biçimde geçirmeyi, yöreyi tüm özellikleriyle tanımayı istemektedirler. Bu nedenle hem yöre halkının hem de dışarıdan gelenlerin ilgisini çeken sosyal etkinliklerimiz de vardır. Dernek bünyesinde amatör tiyatromuz var. Profesyonel ve amatör ses sanatçılarından oluÅŸan halk konserleri düzenli­yoruz. Bu arada dünya çapında ilgi gören Artvin halkoyun­larını da deÄŸiÅŸik kesimlerin beÄŸenisine sunmaktayız. Bunların yanı sıra ilkini geçen yıl gerçekleÅŸtirdiÄŸimiz “Yusufeli 1. Kül­tür, Sanat ve Spor Festivali” ile Yusufeli karakucak güreÅŸleri­ni, Artvin’e özgü boÄŸa güreÅŸlerini ve ilimizin folklorik zengin­liklerini en iyi biçimde yansıtmaktayız. DoÄŸa sporlarını tanıtmayı ve yaymayı amaçlayan kulübümüz, çevre sorun­larıyla da yakından ilgilenmekte ve ilimizin daha yeÅŸil olması için çaba göstermektedir. Bu nedenle 21 Mart “Dünya Ormancılık Günü”nde çok sayıda fidan diktik. Bu alanda da yöre halkına örnek olup çevre bilincinin geliÅŸmesine katkıda bulunmaya çalıştık. Bir ilçede bu tür faaliyetler yapan tek demek olmanın sorumluluÄŸu içinde sosyal aktivitelerimizi sürdürmekteyiz.

-Sayın Aydın, kamu niteliÄŸindeki bu hizmetleriniz için devletten ya da deÄŸiÅŸik kuruluÅŸlardan destek görebiliyor musunuz?

-Üzülerek belirtmeliyim ki, tamamen yöresel heyecan ve amatörce duygularla yürüttüÄŸümüz faaliyetlerimizle ilgili devlet kuruluÅŸlarından ÅŸu ana kadar hiç maddi destek ala­madık. Bugüne kadar kiÅŸisel çabalarımızla bu iÅŸleri yürüttük. Bürokratik engeller nedeniyle hiç bir önerimiz ve talebimiz deÄŸerlendirilemiyor. Nasıl ki, futbolun beÅŸiÄŸi Arjantin, Brezilya, Ä°ngiltere ise öteden beri savunduÄŸum bir tez var, raftingin beÅŸiÄŸi de Çoruh’tur. Çünkü Çoruh, Güney Afrika’daki Zambezi ırmağı, Åžili’deki Biyobiyo ırmağı ve Kaliforniya’daki Colarda ırmaklarıyla birlikte uluslararası ve olimpik boyutta rafting sporunun yapıldığı dört ırmaktan biridir. Bu özellikleri nedeniyle Çoruh için özel yasa bile çıkartılıp bürokratik engeller ortadan kaldırılabilir. Bu konu sadece Artvin’in sorunu deÄŸil ülkenin tanıtım konusudur. Benzeri konulara milyarlar harcayan devlet bu fırsattan da yararlanıp, turizmin geliÅŸmesine fırsat yaratmalıdır diye düÅŸünmekteyiz. Yeri gelmiÅŸken, Artvin dışında yaÅŸayan ve ekonomik durumları iyi olan hemÅŸehrilerimizden de araç gereç, malzeme, sanatçıve maddi destek beklemekteyiz. Öte yandan sosyal amaçla kurulmuÅŸ ve birçok etkinlikler düzenleyen yurt genelindeki Artvin vakıf ve dernekleriyle de iÅŸbirliÄŸi yapmak arzusundayız. Vakıflarımızın ilimizle ilgili güzel amaçlarına uygun düÅŸeceÄŸi için onların öncülüÄŸünde kurulacak, ÅŸirketlerin bu iÅŸi daha kapsamlı yürütmesini bek­liyoruz.

-HemÅŸehrilerimizin kuracağı turizm geliÅŸtirme kooperatifleri ya da ÅŸirketlerin yapacağı turizm yatırımı somut sonuçlar doÄŸurur mu?

-Artvin turizm yatırımcıları için bakir bir alandır. Alışılmış faaliyetler dışında kimse bu konularda ticari yatırım yapmayı düÅŸünemiyor. Ä°limizde turizm konusunda yatırım yapılacak o kadar çok alan var ki, buralara ulaÅŸmak için ne kadar yatırım yapılsa yine yetmez. Her giriÅŸim ve yatırım yeni yatırımlara iyi bir ortam hazırlar. DiÄŸer ilçelerimizle koordine kurulmasını, bu alandaki iÅŸbirliÄŸi ve organizasyonların kolaylaÅŸtırılmasını saÄŸlar. Yatırımcı beklenilen rantı saÄŸladığında giriÅŸimlerini bu konulara yoÄŸunlaÅŸtırır. Böylece hem yatırımcı hemÅŸehrile­rimiz hem yöremiz kârlı çıkar. Birçok kiÅŸi bu iÅŸten ekmek yer. Köylülerimiz ürünlerini yerinde satıp aile ekonomilerine az da olsa katkı saÄŸlarlar. Kültür alışveriÅŸiyle halkımızın sos­yal düzeyi geliÅŸmiÅŸ olur. BilineceÄŸi gibi turizm çok yönlü bir olaydır.

-Ankara, Ä°stanbul, Bursa ve diÄŸer illerimizdeki Artvin’le ilgili vakıf ve derneklerimizden beklentileriniz nelerdir ?

-Bizim ve bizim gibi gönüllü kuruluÅŸların amaçları aynıdır. Hepimizin çabası Artvin’e, Artvinliye ek hizmetler sunmaktır. Bir ilçe derneÄŸi olarak faaliyetlerimizi tanıtmada zorlanmak- tayız. Artvin genelinde turizmle ilgili doyurucu bir rehber yoktur. Turları videoya çekip bir sonraki ekibe gösterme olanağımız bulunmuyor. Artvin vakıf ve derneklerinin çevrelerinde bu sporlara meraklı çok sayıda insan vardır. Bunlar için Artvin’e turlar düzenlenebilir. Ä°leride video bant­ları hazırlarsak dernekler bunları üyelerine topluca göstere­bilir. Böylece tanıtım hem de iletiÅŸim saÄŸlanır. Ardından diya­log ve iÅŸbirliÄŸi gelir. Özellikle üniversite gençliÄŸi doÄŸa sporlarına karşı çok ilgili. BilineceÄŸi gibi yüksek okullarımız büyük kentlerde yoÄŸunlaÅŸmış. Vakıf ve demeklerimiz bu çevrelerle iliÅŸki kurarak, turizm açısından büyük bir potan­siyel yaratabilirler. DiÄŸer ilçelerimizde de rafting dışında kayak ve daÄŸcılık konularında elveriÅŸli yerler vardır. Böyle bir yardımlaÅŸma sonucunda Artvin bir anda doÄŸa sporlarının merkezi olabilir. Derginizin bu konuda büyük hizmetler vereceÄŸine inanıyorum. Bizler çok umutluyuz. Gönüllü kuru­luÅŸlarımızın bu bilinç içinde olduklarını, yöresel heyecan taşıdıklarını bilmekteyiz.

-Sayın Aydın, bu söyleÅŸi için size teÅŸekkür ediyoruz. Son olarak, raftingle barajları birbirinin alternatifi gibi gösterip spekülatif tartışmalar için görüÅŸlerinizi alalım.

-Barajlar mı yoksa rafting mi daha önemli tartışmalarına bir anlam vermek mümkün deÄŸil. Barajlar ülke ekonomisini ilgilendiren ulusal bir olaydır. Rafting ise yöresel bir olaydır. Çoruh vadisine ekonomik canlılık kazandırır. Barajlar elbette ki yapılmalı. Ancak barajlar yapılacak diye 20-30 yıl rafting­le ilgilenmeyelim, demenin de mantığı yoktur. Rafting 60 km.lik parkuru ile Çoruh üzerinde sürdürülmelidir. Ta ki, Çoruh’un akışı barajlarla engellenene kadar. Kaldı ki, Yusufeli yakınlarında yapılacak bir dolgu baraj iptal edildiÄŸinde rafting sonsuza kadar yöreye hem ekonomik hem de sosyal açıdan büyük yararlar saÄŸlar. Ekonomik açıdan ilçeyi geliÅŸtirir. Yöremizin ve ülkemizin tanıtımına büyük katkılar yapar. Dünya rafting yarışmasına, yüzden çok yabancı TV’ler görüntülü haber yaptı. Çoruh vadisinden söz etti. Bu durum bizim için çok önemlidir. Bu konuda karar vermek bize deÄŸil yetkililere düÅŸer. Çok uzun vadeli bir konuda ÅŸimdiden yorum yapmak, üstelik bu tartışmaları raftingi engelleyecek, önemini azaltacak biçimde gündeme getirmek doÄŸru deÄŸil.

-SöyleÅŸi için teÅŸekkür ediyoruz.

 -Çalışmalarımızla ilgili görüÅŸlerimizi açıklama fırsatı verdiÄŸiniz için ben de size teÅŸekkür ediyo­rum.

 


Bu makale 613 kez okundu.

Yazarın Diğer Yazıları
Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com