Åžahver KARASÃœLEYMANOÄžLU
Çoruh söyleşileri:
27.05.2015

İLİMİZİN YETİŞTİRDİĞİ DEVLET ADAMLARINDAN

HASAN EKÄ°NCÄ° Ä°LE SÖYLEŞİ

 KonuÅŸan: Åžahver KARASÜLEYMANOÄžLU

 -Sayın Ekinci, hemÅŸehrilerimiz sizi yeterince tanıyor ama özgeçmiÅŸinizi bir kez de sizden dinleyelim. ÇocukluÄŸunuz nasıl geçti? ÖÄŸrenim sırasında ne gibi zorluklarla karşılaÅŸtınız? Siyasetten önceki görevlerinizden, kısaca söz eder misiniz?

-1939 ‘da Artvin ÅžavÅŸat Erikli köyünde doÄŸdum. Ä°lkokulu Erikli köyünde, ortaokulu ÅžavÅŸat’ta, liseyi de Artvin’de bitirdim. YaÅŸadığım zorluklar öÄŸrenci arkadaÅŸlarımınkinin benzeriydi. Yöremizde eÄŸitim çok önemsense de, öÄŸrenciler için yurtlar ve diÄŸer imkânlar yoktu. 1958-1959 öÄŸretim yılında Ä°stanbul Üni. Orman Fakültesine girdim. 1963’de mezun oldum. Aynı yıl ÅžavÅŸat Orman Ä°ÅŸletmesine atandım. Bir süre Veliköy Orman Bölge ÅžefliÄŸi yaptım. 1964’de askerliÄŸimi yedek subay olarak Babaeski ve Edirne de tamamladım. Daha sonra ArdeÅŸen Orman Bölge ÅžefliÄŸine atandım. Üç yıla yakın bu çevrede bölge ÅŸefliÄŸi yaptıktan sonra Artvin Tütünler Orman Bölge Åžefi oldum. Ä°ki yıl boyunca çok yoÄŸun üretim ve yol yapım çalışmalarını sürdürdüm. Artvin halkı beni bu çalışmalarımla tanımaya baÅŸladı. 1970’ de Borçka Orman Ä°ÅŸletme Müdür Muavini ve 1973’de de Borçka Orman Ä°ÅŸletme Müdürü oldum. Burada üç yıla yakın bir dönem üretimin, pazarlamanın ve halkla iliÅŸkilerin çok yoÄŸun olduÄŸu bir dönem yaÅŸadım.

-Politika yapmayı ne zaman aklınıza koydunuz? Sizi, siyaset yapmaya koÅŸullar mı zorladı? Yoksa, çok önceden planladığınız bir amaca ulaÅŸmak için mi siyasete atıldınız?

-Borçka halkı beni çok sevdi ve daha iyi yerlerde görmek istedi. Siyaset aklımın ucundan geçmiyordu. Çok genç yaÅŸta yakaladığım baÅŸarılar, Ä°ÅŸletme MüdürlüÄŸündeki faaliyetlerim, hizmetlerim ki, bu hizmetleri eÅŸit, adil ve tarafsız bir ÅŸekilde yaptığım için, her siyasi parti beni kendilerine yakın görüyor ve milletvekili adayı olmamı öneriyorlardı. Ben ise mesleÄŸimde yükselmeyi tercih ediyordum. Partiler, halkın bana yakınlık göstermesinden ve beÄŸenmesinden dolayı aday olmamda ısrarcıydılar. Borçka Adalet Partisi ilçe yönetimi aday olmam için sürekli bastırıyordu. Sabit Osman Avcı ve Mustafa Rona Adalet Partisinden milletvekiliydi. O dönem her partide delegelerle ön seçim yapılıyordu. Delegelerin hiçbirini tanımıyordum. Siyasi bilgim ve hazırlığım yoktu. Ä°ÅŸletme MüdürlüÄŸünden istifa ederek ön seçime girdim. Altı aday içinde, Sabit Osman Avcı’dan sonra çok az oy farkıyla ikinci sıraya oturdum.1973 yılı milletvekili seçimlerinde rahmetli Ecevit in "ortanın solu" sloganı tutmuÅŸtu. Mavi gömleÄŸin çok moda olduÄŸu bu seçimde Sabit Osman Avcı tek başına meclise girdi.

1977 Haziran ayına kadar Erzurum Orman BaÅŸmüdürlüÄŸü MuavinliÄŸi ve Orman BaÅŸmüdürlüÄŸü görevimi sürdürdüm.1977 seçimlerinde çok yüksek bir oy oranıyla Adalet Partisinden milletvekili seçildim. Adalet Partisi Meclis grup üyeliÄŸine kısa süre sonra da parti sözcülüÄŸüne seçildim.1979 yılına kadar da Adalet Partisinin grup sözcülüÄŸünü sürdürdüm. Aynı yıl kurulan Demirel hükümetinde 39 yaşında, Orman Bakanı olarak yer aldım. Ä°ÅŸin ilginç tarafı, beni Erzurum’a tayin eden Sayın Ahmet Åžener'den bakanlık görevini devir aldım.

-Artvin gibi sorunlu ve küçük bir ilin, uzun yıllar milletvekilliÄŸini yapmak nasıl bir duygu? Tükenmek bilmeyen halkın taleplerini nasıl karşıladınız? Tüm zorluklara karşın, Artvin politikasının vazgeçilmezi olmanızdaki giz nedir? 2-3 milletvekili çıkaran bir yöreden, rekor sayılacak bir süre parlamentoya seçilmenizi nasıl yorumluyorsunuz?

-Alt yapısı olmayan, hizmete susamış, göç veren ve iÅŸsizliÄŸin diz boyu olduÄŸu bir ilin milletvekili ve bakanı olmuÅŸtum. Bu konumumu Artvin ve halkı için bir ÅŸans saydım. Azami yatırımı ve hizmeti nasıl aktarabilirim diye planlar yapmaya baÅŸladım. Artvin'in ve benim ÅŸansım; yatırım için büyük imkânları olan bir bakanlığın başına gelmemdi. Artvin'in önceliÄŸi altyapısıydı. Ä°lçelerin karayolları, köy yolları ve içme sularıydı. Artvin'in doÄŸal yapısı, bu altyapı hizmetlerinin zorluÄŸu ve pahalı olması özel makine parkı ihtiyacı yaratıyordu. Artvin köylerinin % 80’i orman içi veya orman kenarı köyleridir. % 70’inin suyu ve yolu yoktu. Ä°lk iÅŸ olarak, Japonya’dan Orman Bakanlığına ithal ettiÄŸim 32 yeni komatnu dozer, bir o kadarda gradyer, kepçe ve iÅŸ makineleriyle Artvin Tamirhane MüdürlüÄŸü açıldı. Büyük bir iÅŸ makineleri parkı çok geniÅŸledi. Bu iÅŸ makineleri için 600 eleman alındı ve köy hizmetleriyle beraber inÅŸaat seferberliÄŸine baÅŸlanıldı.

ÅžavÅŸat, Ardanuç ve Yusufeli karayolu yamaçlardan geçiyordu. Karayollarında yeterli dozer yoktu. Bu yolların yapımı için protokolle bir miktar dozer buraya tahsil edildi. Bu yolların yapımına büyük katkı saÄŸlandı. %70 yolu olmayan köy kalmamıştır. Ä°kinci bakanlığımda da gene büyük bir makine parkı tahsis edilerek, yeniden tamirhane müdürlüÄŸü açılarak, bir o kadar da eleman alınarak çalışıldı. Ä°lde yolsuz, susuz köy kalmadı. Yaylalara bile yol çıktı. 10 yıl önce gerçekleÅŸtirilen bu çalışmalar büyük baÅŸarıdır. Artvin de yaÅŸayan hemÅŸehrilerimiz bu geliÅŸmeleri görerek, yaÅŸayarak tanık olmuÅŸlardır. Takdirleri bundandır.

Artvin’in önemli sorunlarında biri de iÅŸsizlikti. Sahil ve Borçka da çay fabrikaları, Arhavi de Türkiye’nin o dönemdeki tek çimentolu yonga levha fabrikası, Ardanuç ve ÅžavÅŸat da kereste fabrikalarının temelleri atılmış, kısa sürede tamamlanmıştır. Büyük ölçüde iÅŸçi ve memur istihdamı saÄŸlanmıştır. O dönem Orman Bakanlığına her gün yüzlerce iÅŸsiz gelir, o gün iÅŸe yerleÅŸtirilir ve giderdi.

Artvin’in önemli sorunlarında biri de iÅŸsizlikti. Sahil ve Borçka da çay fabrikaları, Arhavi’de Türkiye’nin o dönemdeki tek çimentolu yonga levha fabrikası, Ardanuç ve ÅžavÅŸat’ta kereste fabrikalarının temelleri atılmış, kısa sürede tamamlanmıştır. Büyük ölçüde iÅŸçi ve memur istihdamı saÄŸlanmıştır. O dönem Orman Bakanlığına her gün yüzlerce iÅŸsiz gelir, o gün iÅŸe yerleÅŸtirilir ve giderdi. Ä°stihdamda ve genel hizmette hiçbir ÅŸekilde parti ve görüÅŸ farkı gözetilmeden, tarafsız bir ÅŸekilde hizmet verilmeye özen gösterilirdi. Bütün bunları Artvinli vatandaÅŸlarımız yaÅŸayarak gördüÄŸü halk vicdanında yoÄŸun bir ÅŸekilde yerleÅŸtirmiÅŸtir. Artvin de eÄŸitime de özel bir önem verilmiÅŸtir. Orta öÄŸretim de yapılaÅŸma, klasik yatırımların dışında, fonlarla desteklenerek yapılandırılmıştır. Artvin Üni. Fakültelerinin alt yapısı 15 yıl önce baÅŸlanmıştır. Kanunla üçüncü Orman Fakültesi Artvin de kurulmuÅŸ 5.mezununu vermiÅŸtir. Yüksek okullar ve eÄŸitim fakültesi açılmıştır. Fakat ÅŸimdi, sadece Artvin Üniversitesinin tabelaları asılmıştır.

Artvin’i barajlar kenti yapacağım demiÅŸtim. Artvin Deriner, Borçka, Muratlı barajlarının temeli, bakanı olduÄŸum Çiller hükümeti döneminde atılmıştır. Bu barajlar Türkiye de ilk defa ikili anlaÅŸmalara dayalı hükümet kararnameleri ile ihale edilmiÅŸ, bir kısmı bitmiÅŸtir. Barajlar, yörenin geliÅŸmesine katkı yaparsa önemlidir. Yeni iÅŸ sahalarının açılması, yöreye büyük yatırımlar yapılırken katma deÄŸer yaratılması ekonomik canlılık yaratacağı ortadadır. Bu yatırımları yaparken çok dikkatli olunmalı, insan odaklı politikalar izlenmelidir. Yöre halkını maÄŸdur eden, göçe zorlayan ve baraj öncesi yaÅŸam düzeyini dahi saÄŸlayamayan planlamalardan kaçınılmalıdır. Bu arada Yusufeli ilçesinin bazı köyleriyle birlik tamamen sular altında kalması iÅŸin üzücü yanıdır. Yusufeli halkının maÄŸdur edilmemesi için hiçbir fedakârlıktan devlet kaçınmamalıdır.

Artvin alt yapısı tamamlamış bir ildir. Barajlarla birlikte, bütün yan kollar, dereler üzerinde yap-iÅŸlet metodu ile elektrik santralleri yapılacaktır. Bunlar büyük barajlardan önce elektrik üretecektir. Artvin elektrik enerjisini satan il haline gelecektir. Barajlar Yusufeli dışında tarım arazisini küçültmemekte, çevreyi daha rutubetli, dolayısıyla verimli hale getirecektir. Yöre bu konuda önemli bir konuma gelecektir.

-Hem iktidarda hem de muhalefette geçen dönemleriniz oldu. Bakanlık yaptınız, parti organlarında üst görevler aldınız. MilletvekilliÄŸinden devlet adamlığına giden yolda ilerlediniz. Partinizin ülke genelindeki oy oranının çok üstünde Artvin’de oy aldınız. Sizi bu konuma getiren etmenler neydi?

-Artvin’e güçlü hizmet ÅŸansını yakaladım ve bunu sonuna kadar iyi kullandığım için baÅŸarılı oldum. Adalet Partisi ve DoÄŸru Yol Partisini üst düzey temsil ettiÄŸim için Artvinliye ferdi ve genel hizmet kapısı hep açık olmuÅŸtur. Ä°limi ülke düzeyinde iyi temsil etmem, beni Artvinlilerle özdeÅŸleÅŸtirmiÅŸtir. Artvin de yaÅŸayan, dünü ve bugünü gören her görüÅŸteki hemÅŸehrilerimiz bana bu hakkı teslim etmiÅŸtir. Görevim bittiÄŸinde bile beni ÅŸükranla anmaktadır. Partili partisiz her Artvinli “Hasan Ekinci’siz olmaz” diyerek duygu ve düÅŸüncelerini belirtmiÅŸlerdir. Siyasette bu konuma gelmemde, özverili çalışmalarımın yanında deÄŸerli hemÅŸehrilerimin beni gereÄŸiyle takdir etmelerinin de rolü vardır.

-Sizin rekorunuzu egale edecek bir politikacı Artvin’den bir daha çıkabilir mi? Uzun soluklu politika yapmak isteyenlere önerileriniz nelerdir?

-Benden sonraki milletvekillerinin iÅŸi kolay olmadı, olmayacak da. Hasan Ekinci ferdi ve genel hizmeti ile üst düzey temsille Artvin halkının vicdanına mührünü vurmuÅŸtur. Her zaman Artvinlinin tamamını kucaklamaya çalıştım. Karşılıklı sevgi alışveriÅŸimiz ise kubbede kalan hoÅŸ bir sedadır. Türkiye’de hiçbir partide iki milletvekili çıkaran bir ilden beÅŸ dönem seçilen milletvekili yoktur. Belki bir aÅŸiretten ya da şıh olsaydım bu izah edilebilirdi. Türkiye de hiçbir partide iki milletvekili çıkaran ve bir ilde beÅŸ dönem seçilen milletvekili yoktur. Belki bir aÅŸiret ya da şıh olsam izah edilebilir. Artvinli vatandaÅŸlarım bana her dönem bu payelerin üstünde destek ve onur vermiÅŸtir. Herkese minnettarım. Ä°yi hizmet, yaygın hizmet, iyi temsil bu iÅŸin anahtarıdır. Bana her kesim ve her görüÅŸteki insanlar oy vermiÅŸtir. Hiçbir zaman ayırım yapmadım. Bana oy vermeyenleri de kazanmak için özel çaba gösterdim. Bunca yoÄŸun talebi azami seviyede nasıl karşıladığıma zaman zaman ben de ÅŸaşırıyorum. Beni aşırı bölgecilik yaptığım ve yoÄŸun istihdam saÄŸladığım için eleÅŸtirenler de olmuÅŸtur. Özellikle 1993 yılı bakanlık dönemimde Artvin’i " Karadeniz’in kalkınmada öncelikli birinci derece de il" olarak seçtirmem milletvekilleri ve halk tarafından büyük tepki görmüÅŸtü. “Siz sadece Artvin’in bakanı deÄŸil, hem ülkenin hem de Karadeniz’in bakanısınız. Bu kadar bencil olmayın” bile denmiÅŸtir.

Yalnız ferdi hizmetle millet vicdanında yaygın teveccüh görmek mümkün deÄŸildir. Bunlar geçicidir. Kalıcı eserleriniz olmalıdır. Halkımız bunu çok iyi deÄŸerlendirmiÅŸtir. BeÅŸ dönem milletvekili ve bakanlık yapan biri olarak kamu vicdanında sürekli yer bulmamın asıl sebebi; temel ve kalıcı hizmetlere imza atmamdır. Benim hemÅŸehrilerim, Artvin’in her köyünün yolunda, suyunda, elektriÄŸinde, santrallerinde Ekinci’nin emeÄŸi olduÄŸunu bilir ve bunu sürekli zikreder. Köy kahvesinde, evinde, iÅŸinde hep bunları konuÅŸur. Hele bir de oÄŸluna kızına iÅŸ vermiÅŸ, tayinini yapmışsanız, hastasına bakmış, tedavi ettirip göndermiÅŸseniz, size vefasından dolayı, deÄŸil oy vermek sırtında taşır. Asla unutmaz.

-Artvin’deki siyasi partilerimiz, kendi “Hasan Ekinci”lerini yaratma uÄŸraşı verdiler. Ama gördük ki, diÄŸer milletvekilleri bir iki dönem ancak dayanabildiler. Tabanlarından gelen talepler onları çok erken yıprattı. Siz partili partisiz hemÅŸehrilerimizin taleplerini nasıl karşılayabildiniz? Neden yıpranmadınız?

-Artvinlilerin talepleri olmayacak iÅŸler deÄŸildir. Köy muhtarları köyün sorunlarını, belediye baÅŸkanları ilçenin ve ilin sorunlarının çözümünü ister. Halkı ise kızına, damadına iÅŸ ve tayin, hastası için tedavi ister. Küçük çaplı sorununu eÄŸer çözememiÅŸse çözüm ister. Size göre çok küçük olan bazı meseleleri bile çözülse mutlu olur ve bunun propagandasını her yerde yapar. En önemlisi, iÅŸi görülmese bile ilgi ister, alaka ister.

Bunları yapmak her siyasinin görevidir. Bu alanda üzerimize düÅŸeni yapmamız, siyasal alanda halkla olan iliÅŸkimizi kesintiye uÄŸratmadı. Birbirimize destek olarak uzun yıllar bu diyalogu baÅŸarıyla sürdürdük.

-Sizin, temel konulardan çok kiÅŸiler üzerinden siyaset yaptığınız söyleniyor. Binlerce kiÅŸiye iÅŸ vererek geniÅŸ bir taban yarattığınız ileri sürülüyor. Hangi partiden seçime girerseniz girin, oluÅŸan bu tabanın oyunu alacağınız varsayılıyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?

-1977’lerde, milletvekilliÄŸine ilk seçildiÄŸim yıllarda kamplaÅŸma vardı. HoÅŸgörü azdı. SaÄŸ ve sol görüÅŸleri keskindi. Bu durum tabanda daha çoktu. Küçük illerde herkes birbirini tanıdığı için mesafeli durulur, taleplerde de çekingenlik olurdu. "Senin iÅŸin görülmez, boÅŸuna gitme" denirdi. Ama benim herkese kucak açan biri olduÄŸumu ve ideolojilerden çok insanları önemsediÄŸimi herkes bilirdi. Ancak bu durum da tepkilere yol açtı. Hatta bir gün beni ve arabamı taÅŸladılar. Onlara bunu neden yaptıklarını sorduÄŸumda "ben yapmadım, yaptırdılar" dediler. Bana taÅŸ atana ekmek verdiÄŸimi görenler, bakanlığı doldurdu. Hiç kimseyi ayırmadan eÅŸit davranmam, o zamanki koÅŸulda olan insanları deÄŸiÅŸtirdi, rahatlattı. Tabi ki, bu baÅŸarılarımı hazmedemeyenler de oldu. Aleyhte konuÅŸuldu, ayıplayanlar oldu. Ama benim felsefem insan kazanmaktır. EÅŸit davranmam ve hoÅŸgörülü olmam kendi partililerimi rahatsız etmiÅŸtir ki, bu durum partiden ayrılmama bile sebep olmuÅŸtur. Küçük bir ilin milletvekili particilik yapmamalıdır. Bir ailede her partiden insan vardır. Akrabalık iliÅŸkileri partiden öndedir. Seçmen kaybetmek kolaydır, ancak kazanmak zordur.

-Parlamenterlik yaÅŸamınızda hemÅŸehrilerimiz sizden daha çok neler talep etti?

-BaÅŸta iÅŸ, aÅŸ, tayin. Sonra da ilçeyle, beldeyle, köyle ilgili talepler…

-MilletvekilliÄŸinizin ilk yıllarında, daha çok kendi görüÅŸlerinizden olanlarla diyalog kurdunuz. Daha sonra partizanca davranışlarınız aşındı, her görüÅŸteki Artvinlilerin sorununu çözmeye çalıştınız. Bu siyasette olgunlaÅŸmanın bir sonucu muydu? Artvinlileri siyasi görüÅŸ ayrımı yapmadan kucaklamak hususunda, ileride seçilecek milletvekillerine bir öneriniz olacak mı?

-Özel yaÅŸamda olduÄŸu gibi siyasi yaÅŸamda da deneyimler insanı olgunlaÅŸtırıyor. Yukarıda da belirttiÄŸim gibi bir dönemler görüÅŸler çok keskindi, ideolojiler ön plandaydı. Demokratik hoÅŸgörü azalmıştı. Karşıt görüÅŸtekilerle isteseniz de diyalog kuramıyordunuz. O dönemin koÅŸullarından dolayı öyle bir izlenim yaratılmış olabilir. Ama ben her Artvinliye eÅŸit davranmaya özen gösterdim. Benden bir ÅŸey talep edenin kimliÄŸini, görüÅŸünü sorgulamadım. Partimin il ya da ilçe baÅŸkanlarından mektup getirdin mi, demedim. BaÅŸarılı olmak isteyen milletvekillerine de bunları öneririm. Siyasette bugün yanınızda olan yarın karşınızda olabilir. Karşınızda olanlar da, gün gelir sizi destekleyebilir. Siyasette geçerli olan halka hizmettir. Halk, her ÅŸeyi çok iyi deÄŸerlendirir.

-KuÅŸkusuz siyaset yaptığınız dönemlerle ilgili çok anılarınız, karşılaÅŸtığınız ilginç olaylar vardır. Bize bunlardan birkaçını anlatır mısınız?

-Yıllardır halkın içinde olan, onların her davranışını yakından izleyen, düÅŸüncelerini bilen biri olarak o kadar çok anı var ki, anlatmakla bitmez.

-Ä°limizin sosyal ve ekonomik bakımdan geçmiÅŸini, kaydettiÄŸi aÅŸamaları az çok biliyoruz. Bize 20-30 yıl sonraki Artvin’in fotoÄŸrafını okuyabilir misiniz? Barajlar nedeniyle küçülen Artvin’in sosyo-ekonomik yapısında ne gibi deÄŸiÅŸimler olacak? Özetle Artvin nereye gidiyor? HemÅŸehrilerimiz çözümü hangi alanlarda arayacak?

-Artvin’in geleceÄŸi eÄŸitimdir, turizmdir. Artvin Üni. Fakülteleri sınır ülkelerinin öÄŸrencilerine de açılarak 15-20 bin öÄŸrenci Artvin’de okuyacaktır. Barajlar, viyadükler, tüneller, ulaşım standart karayoluna ulaÅŸtığı ana ve yan kollardaki barajlar bitince, mavi ile yeÅŸilin kucaklaÅŸtığı, Türkiye’nin deÄŸil dünyanın en güzel doÄŸa ve barajlar kenti olacaktır. Meyve ve sebzeciliÄŸe balıkçılık da eklenecek, Artvin turizm cenneti haline gelecektir.

-Büyük kentlerde yoÄŸunlaÅŸan Artvinlilerin dayanışmalarını nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz? Sosyal dayanışmamız yeterli sayılabilir ama ekonomik ve siyasal dayanışmamızdan söz etmek mümkün deÄŸil. Yurt genelinde sayıları yüzü geçen vakıf ve derneklerimizin iÅŸlevleri hakkında görüÅŸleriniz nelerdir?

-Artvinlilerin dayanışmaları daha da geliÅŸtirilerek sürdürülmelidir. Kentlerdeki vakıf ve dernekler Artvin’den kopuk olmamalı, il ve ilçelerin sorunlarıyla ilgilenilirken belli bir kesimin deÄŸil tümünün sorunlarıyla meÅŸgul olmalıdır. Adeta onlarla nefes alıp vermelidir. Dernek ve vakıflarda siyaset olmamalıdır. Buralarda siyaset araç olarak kullanılırsa, bu durum hemÅŸehrilerimizi yabancılaÅŸtırır ve uzaklaÅŸtırır. Maddi ve manevi desteÄŸi azaltır. Katılımı asgari düzeye düÅŸürür. Vakfı ve derneÄŸi bir siyasi görüÅŸün kulübü haline getirir. Artvinlilerin dayanışmaları klasik konumda olmamalı. Daha da geliÅŸtirilerek birçok alanda sürdürülmelidir.

-Artvin’e yaptığınız hizmetleri içeren kitabınızı okuduk. 20 yıllık politikacılığınız sırasında, idealinizdeki iÅŸleri hangi ölçüde gerçekleÅŸtirebildiniz? Yapmak isteyip de sonuçlandıramadığınız hizmetlere de deÄŸinir misiniz?

-Artvin de hedeflediÄŸim iÅŸlerin çok büyük bir kısmını gerçekleÅŸtirdim. Üniversite, hava alanı, Hopa tünelinin bir an önce baÅŸlatılmasını çok arzu ettim. Ancak görüyorum ki hala gerçekleÅŸmedi. EÄŸer hükümetten gitmeseydik bu üç hizmeti gerçekleÅŸtirirdim. Hopa tüneli planlama safhasında idi. Halen gündemdedir ve yap iÅŸlet metodu ile yapılmak istenmektedir. Artvin Üniversitesinin arsası, projesi, orman fakültesi binası, eÄŸitim fakültesi binası gibi üç yüksekokul tamamlanmıştır. Ancak bıraktığımız ÅŸekilde durmaktadır. Stol hava alanı projesi ulaÅŸtırma bakanlığından, daha sonra da devlet planlamadan geçerek, ödeneÄŸi de Artvin iline gönderilerek stol havaalanının ihalesi emri verilmiÅŸtir. Biz gidince, bu hizmet de durmuÅŸtur.

-Deneyimli ve etkin bir milletvekili olarak, siyaset dışında yerel liderlik yapıp, özel sektörün ilimize yatırım yapmasını saÄŸlayamaz mıydınız? Kamu yatırımları dışında artı deÄŸer yaratacak, yöre ekonomisini canlandıracak küçük iÅŸletmelerin devreye girmesi için öncülük edemez miydiniz?

        -Özel sektör, yatırımı kâr amacıyla yapar. Kısa sürede ve riske girmeden sonuç almak ister. Yöreden çok kazancını düÅŸünür. Özel sektörün önünü açacak, teÅŸvik edecek tedbirleri almıştık. Ancak yatırım yapan çıkmadı. Artvin uzunca yıllar kalkınmada birinci derecede il olarak kaldı. Her türlü teÅŸviki içermekteydi. Bizden sonra Artvin’in kalkınmada birinci derece de il olma kararnamesi kaldırılmıştır. Bundan böyle, özel sektörden yatırım bekleme umudu da suya düÅŸmüÅŸtür.

-Artvin’den göçüp baÅŸka yerlerde iÅŸlerini geliÅŸtiren hemÅŸehrilerimize bir mesajınız var mı?

-Hangi görüÅŸün temsilcisi olursa olsun, hemÅŸehrilerimiz milletvekillerinden yararlanmak ve desteklerini almak ister. Ä°ktidardan ve Artvin temsilcisi iktidar milletvekillerinden uzak durmamaları gerekir. Artvin de yaÅŸayan halkla büyük ÅŸehirlerde yaÅŸayan halk, bazı konularda farklı deÄŸerlendirme yapmaktadır. DeÄŸer ölçüleri, takdir ölçüleri farklıdır. Ancak Artvinlilik her zaman ön plandadır.

-Uzun yıllar milletvekilliÄŸini yaptığınız Artvin’i, yabancı dostlarınıza kısaca anlatmak zorunda kalsaydınız neler söylerdiniz?

-Artvin halkı kadirÅŸinastır. Tüm güzellikleri yüreÄŸinde barındırır. DoÄŸası da insanları gibi güzel ve özeldir.

-Bir yörenin hele de deÄŸiÅŸimlere uÄŸrayan Artvin’in konjonktürel sorunları elbette ki, bitmeyecektir. Güncel ve geleceÄŸe dönük yöresel sorunların çözümünde, sizce nelere dikkat edilmelidir?

        -Sorunlar, çok yönlü deÄŸerlendirilerek iyi saptanmalı. Çözümü halkla birlikte tasarlanmalı. Tabanın benimseyeceÄŸi, inanacağı biçimde ele alınmalı. Ortak sorunlara, tek yanlı ve de siyasi açıdan bakmamalı. Ben de zaman zaman beÅŸ dönemin muhakemesini yaptığımda, iyi ki bütün bu genel ve ferdi hizmetleri sonuna kadar yapmış, milletin kalbinde kalıcı bir yer bulmuÅŸum diye düÅŸünüyorum. Bundan dolayı da çok mutluyum. Benim hemÅŸehrilerim her ÅŸeyin en iyisine layıktır... 

 

-SöyleÅŸi için size çok teÅŸekkür ediyoruz.

 


Bu makale 708 kez okundu.

Yazarın Diğer Yazıları
Serhad Artvin Gazetesi © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.
İnönü Caddesi. Karahan İşhanı No:16/A - ARTVİN -- Tel :0(466) 212 11 29 - Faks: 0(466) 212 38 84 - E-Posta: osengun{at}hotmail.com