Halkın gündemi nerede… 

Efendim suni gündemlerle ülkemiz çalkalanırken halkın gerçek gündemi hep göz ardı edildi. Avrupa BirliÄŸini tartıştık, Orta doÄŸuyu, Suriye’yi tartıştık. Ä°ç siyaseti tartıştık. Yargıyı, demokrasiyi tartıştık. Tartışılacak ne varsa tartıştık. Yetmedi bir takım yapay oluÅŸumları ülkemizin gündemine getirdik onları tartıştık. Oysa halkın gerçek gündemi bunların hiç birisi deÄŸildi. Ülkemizin gerçek gündemi; Enflasyon, iÅŸsizlik, hayat pahalılığı, geçim zorluÄŸu, gelecek kuÅŸkusu, ahlak anlayışı gibi ÅŸeylerdi. Yıllık enflasyon iki haneli rakamlarda geziniyor. Ä°ÅŸsizlikte öyle: 10,5 civarında seyrediyor. Gençlerde bu oran 19,1 kadar yükseliyor. Kadınlarda bu oran ise 13,1’lere ulaşıyor. Bunlar resmi rakamlar, oysa sokaktaki rakamlar bunun daha da üzerinde seyrediyor.

Hayata atılan gencimiz kendine iÅŸ bulamıyor. ÇoÄŸu üniversite mezunumuz boÅŸ geziyor. Kendine göre iÅŸ arıyor. Bu çocukları inÅŸaata sokup kum, çimento taşıttıramazsınız. Gerçi o iÅŸleri de arayıp bulamayan var. Yani her beÅŸ gençten birisi bu ülkede iÅŸsiz geziniyor. Gençlerdeki iÅŸsizlik oranı ve diÄŸer göstergeler olması gerekenin çok üzerinde seyrediyor. Piyasaya çok yüksek oranlarda zam yapılırken, ücretlere yüzde üç gibi düÅŸük oranlarda zam yapılıyor. Bu ülkede asgari ücret son derece düÅŸük bir rakam olarak belirleniyor. Ama ne gariptir ki toplum belki otuz yıldır sesini çıkarmıyor. Hayat pahalılığı altında ezilen halk neden gereÄŸi gibi sesini yükseltip hükümetlere kafa tutmuyor, sesini çıkarmıyor?

Bunun bir tek nedeni olabilir?

Kayıt dışı çalışanlar ve elde edilen yan gelirlerin var olmasıdır.

                Ekonomimizin tamamının kayıt içine alınmadığı aleni bilinen bir ÅŸeydir. Devletimiz henüz bu baÅŸarıyı tamamı ile saÄŸlayabilmiÅŸ deÄŸildir. Asıl kaçakta buradadır. Yoksa kayıt içinde bilinen insanların emeklilikleri sonrası iÅŸlerine devam ettikleri için adeta yüzde on beÅŸ ile cezalandırılıp maaÅŸlarından kesintiye gitmek bu insanları üzmekten öte bir ÅŸey deÄŸildir. DiÄŸer kayıt dışı çalışanların ekonomiyi milyarlarca lira zarara soktuÄŸunu gerçeÄŸini de görmek gerekir.

                Anadolu insanı kanaatkâr olmasının yanında çeÅŸitli iÅŸlere girip çıkararak, üreterek, ekerek, biçerek yan gelir elde etmesini iyi bilmektedir. Enflasyonun, iÅŸsizliÄŸin bu kadar yüksek olduÄŸu ülkemizde aşırı tepki verilmemesinin nedeni de burada gizlenmektedir. Siyasetçilerimiz aralarındaki kargaÅŸaya, kırgınlığa son verip gerçek manada halkın sesine kulak verdiklerinde ülkemiz için çok daha güzel ÅŸeyler ortaya çıkacaktır. Siyasi arenanın kısır bir döngü içine kayması ve hep aynı ÅŸeylerin tekrarlanıp durulması, aynı hamamda aynı tarakla saç taranması, aynı kısır çekiÅŸmeler her ÅŸeyin önüne geçip kronik bir salgın haline geldi. Siyasetin tepesindeki bu kavga gerildikçe tabana inip orada yayılmaya baÅŸladı. Sonunda bölünmüÅŸlük algısı insanların düÅŸüncelerine girdi. DüÅŸüncelerimiz siyaset odaklı biçimlenmeye baÅŸladı. ÜretkenliÄŸimizi düÅŸünce bazında yok ettik. Siyasetçilerimiz ne diyorsa doÄŸru diyor veya doÄŸru demiyor biçimli fikrimizi beyan eder olduk. Ötelere artık adım atmıyoruz.

                Ülkemizin önemli bir gündemi de kadına ÅŸiddet konusudur, intiharlardır, mutsuz yaÅŸamlardır. Bu konuların üzerine gereÄŸi gibi eÄŸilmek gerekir. Geçen yıl ülkemizde 270 kadın ÅŸiddet görerek öldürülmüÅŸ Kim bu kadınları öldürenler; kocası, sevgilisi, eski kocası… Yani hep en yakınları bu cinayetleri iÅŸliyor. Gençlerimiz giderek daha mutsuz olmaya baÅŸladı. Özellikle üniversite okuyan gençlik kızı olsun erkeÄŸi olsun, bir bakıyorsunuz ya bir yerden kendini atıyor, ya yaÅŸamına son veriyor. Özellikle kız çocuklarımız üzerinde eÄŸilmek gerekiyor. Üniversiteyi kazanana kadar evlerinde her türlü baskıyı görüp, azarı iÅŸitiyorlar. Çocuklar birden üniversiteyi kazanıp- genelde bakın hep dışardaki okullar tercih ediliyor- yabancı bir ÅŸehirde olmanın rahatlığını ve özgür olmanın keyfini çıkarıyorlar. YaÅŸamlarına giren bu deÄŸiÅŸiklik psikolojilerinde fırtınalar estiriyor. Çocuklar bilmedikleri, hissetmedikleri her duyguyu tanımaya, tatmaya çalışıyorlar. Birde bizim bir huyumuz vardır ya; aman dışarıya gitsin gözümüz görmesin rahatlığına yatar, arkasından saldım çayıra mevlam kayıra mantığını güderiz. Ä°ÅŸte günümüzde bunlar yaÅŸanıyor. Kız çocuklarımız erkeÄŸe nazaran bu alanda daha aktif olmaya çalışıyorlar. Birilerinin geldiÄŸini görsünler diye öksürüyorum bir iÅŸe yaramıyor. Günlük güneÅŸlik bir yerde insanların gelip geçtiÄŸi bir yerdeler. Erkek doÄŸrulup durumlarını düzeltmek istiyor. Kız buna fırsat vermiyor; gözlerinden kulaklarından, boynundan öpüyor, üzerine kapanıyor. Sesimi çıkarmadan sessiz adımlarla uzaklaşıyorum…

                                                                                                                                         Sevgi ile kalın. 

Bu makale 317 kez okundu.