Milletvekili Aday Adayı Ertekin Çolak Basın Mensuplarıyla Bir Araya Geldi

AK Parti Artvin Milletvekili aday adayı Ertekin Çolak, Artvin basınıyla bir araya gelerek kendisini ve partisinin Artvin için hazırlamış olduğu projeleri anlattı.

7 Haziran 2015’de gerçekleşecek olan genel seçimler Ak Parti’den milletvekili aday adayı olan 23´üncü Dönem Milletvekili Ertekin Çolak Artvin Belediyesi sosyal tesislerine ait Artvin Sofrasında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Milletvekili aday adayı Ertekin Çolak, yeniden neden milletvekili adayı olduğundan nasıl bir milletvekili olacağına kadar birçok soruya cevap verdi. 

Çolak basın mensuplarına kısa bir değerlendirme yaparak; “Değerli arkadaşlar konuşmaya başlarken sizi yaklaşık 13 yıl önceki yapmış olduğum basın toplantısına götürmek istiyorum. 3 Kasım 2002 seçimleri arifesinde sizin meslektaşlarınızla Ak parti binamızda bir basın toplantısı yapmıştım ve şöyle demiştim arkadaşlar Ertekin Çolak ismini siyasette yeni duymuş olabilirsiniz ancak bundan sonra Artvin siyasetinde 20 yıl boyunca bu ismi duyacaksınız. Hatta bir soru üzerine, bu benim ilk seçimim olabilir ancak bazılarının da son seçimidir demiştim.

Değerli arkadaşlar hepinizin bildiği gibi 2002’de Ak partide 2.sıra milletvekili adayı idim. 2004’te Artvin Belediye başkan adayı oldum. 2007 yılında milletvekili seçildim. Bugün Karşınıza 25. dönem Milletvekili adayı olarak geldim.

Şimdi size biraz milletvekili olduğum dönemdeki bazı hizmetlerden kısaca bahsetmek istiyorum. Bu konuda çok mütevazı da olmayacağım açık ve net söylüyorum 23. dönemde Artvin´e yapılan hizmetler bu dönemin dışında 20 yılda yapılamamıştır. Örnek mi istiyorsunuz, İlimizin yıllarca hayal edip hayata geçiremediği proje neydi? Cankurtaran Tüneli, bu gün bitmek üzere. Şu da bir gerçek ki eğer biz 2010 yılında Cankurtaran tünelinin temelini atamasaydık bugün asla yapılamazdı. Çünkü Ovit Tüneli başladıktan sonra o yapılmazdı bunu bugün tüm ilgililer söylemektedir. Artvin Çoruh üniversitesinin rektörlük binası, Fakülte binaları kültür merkezi, spor salonları, Yurt Binaları, Fen Lisesi, Sağlık Meslek Lisesi, Kız Meslek Lisesi, Sağlık Müdürlüğü binası, ceza evi, meteoroloji binası, stat, kayak merkezi, Kent Park, Atatepe, Yüksek Okullar, İlçe Hastaneleri, Afet Konutları TOKİ Konutları, Berta yolu viyadük ve tünelleri gibi burada sayamadığım yüzlerce proje hayata geçmiştir. Burada hayal satmıyorum. Başlamış ve bitirilmiş projelerden bahsediyorum. Hazırladığımız kitapçıkta daha geniş bilgiler mevcut.

Bizim hayata geçirdiğimiz projelerin en önemli özellikleri her siyasetçinin söz verip hayata geçmesi imkansız gözüken herkesin umudunu kestiği zor projelerdir.

Arkadaşlar bizim dönemimizin bir özelliği de Ak Partinin en sıkıntılı dönemidir. Çünkü seçildik, hemen Cumhurbaşkanlığı seçimi ve krizi vardı. Peşine referandum seçimi yapıldı. O bitti partimize kapatma Davası açıldı, o bitti Dünya´daki ekonomik kriz başladı, o bitmeden 2009 yerel seçimleri geldi ondan sonra Anayasa değişiklikleri ve devamında 12 Eylül referandumu yapıldı ve ondan sonrada genel seçime gidildi. Bu kadar sıkıntılı bir dönemde yüzlerce projenin hayata geçmiş olması takdir edilmesi gereken bir durumdur ve kırılması zor bir rekordur.

Bu projelerin hayata geçmesinde bize katkı sağlayan başta Başbakanımız ve Bakanlarımız olmak üzere tüm İl Başkanlarına, İlçe Başkanlarına, yönetimlerine Gençlik ve Kadın kollarına Belediye Başkanlarına, Vali ve bürokratlara çok teşekkür ederim.

Değerli arkadaşlar şimdi geldiğimiz noktada ben yeniden aday adayıyım. Benim siyasi bir hırsım ve koltuk sevdam yoktur. Ancak benim hedeflerim, hizmet planlarım ihtiyaç olduğum yerde mücadele azmim vardır. Çok sabırlıyımdır, yumuşak başlıyımdır ama çekmeye gelmez boynum. Bazı tanıdıklar aday adayı olduğumu duyunca şöyle diyenler oldu, iyide İsrafil Bey İstanbul´dan vazgeçmiş Artvin´den aday adayı imiş Başbakana ve Cumhurbaşkanı´na çok yakınmış. Bu soruları belki sizde soracaksınız. Beni konunun o tarafı ilgilendirmiyor ben gelinen noktada Artvin´imizin ciddi sıkıntı ve problemleri olduğunu görüyorum ve bunların çözüm yollarını iyi biliyorum. Milletvekilimiz iyi bir insan, iyi bir hayır adamı olması bu problemleri çözebilmesine yetmeyebilir. Artvin´imiz Coğrafi yapısı konumu Demografik yapısı sosyal ve siyasi kültürü bakımından farklı ve zor bir ildir. Vekilimiz İstanbul´da çok iyi siyaset yapabilir ancak Artvin taban siyasetinin alışıla geldiği bir il tavan siyasetinin Artvin´e uymadığını görüyoruz.

Sayın vekilimiz İstanbul´dan aday adayı olmak istiyordu. İstanbul´da 88 milletvekili kontenjanı var Sayın Kışla Başbakanımıza çok yakın olduğu söyleniyor bu durumda bir kontenjan düşer o zaman Artvin´in 3 milletvekili olur, belki daha hayırlı işlere imza atar. Geldiğimiz noktada ilimizin ciddi problemleri sıkıntıları var ilimizde ve ilçelerimizde yapılan Baraj, HES ve maden faaliyetlerinden kaynaklı sıkıntılar devam ediyor. Yusufeli barajı yüzde 50 seviyesine geldi ilçe yeri ve köy yerleşim alanları henüz başlamamış durumda. Yusufeli Ak partinin oy deposunun olduğu bir yerdir. Yusufeli halkı ilk defa bir miting yaparak derdini haykırmış sesini duyurmaya çalışmıştır. Bu gerçekler ortada iken hiç kimse bu halkın masum taleplerini ve potansiyelini yok sayamaz, göz ardı edemez.

Bu süreçte biz yolumuza devam ediyoruz ilk aday olduğumda söylediğim gibi bazılarının ilk seçimi bazılarının son seçimi olabilir ama biz sabırla ve güçlü bir iradeyle Büyük Devlet Büyük Güç Hedef 2023 idealimize doğru gidiyoruz. Allah yar ve yardımcımız olsun” dedi.

Ardından toplantı basın mensuplarının sorularıyla devam etti.

Artvin AK Parti milletvekilliğinin birinci sırasına adayım.

Ertekin Çolak basın mensuplarının sorularını şu şekilde yanıtladı: “Ben Artvin’i TBMM’de bir dönem temsil ettim. Bir dönem de aday adayı oldum.  Bir dönemde belediye başkan adayı oldum.  Gelinen noktada ben kalbimle, vicdanımla, düşüncemle doğru ne ise onları söyleyerek geliyorum. Bundan sonra söylemeye de devam edeceğim. Yukarda Allah var, Artvinli Hemşehrilerim var vatandaşlar var herkes her şeyi görüyor, her şeyi biliyor. Benim üzüntüm kendini bazen iyi ifade edememiş olmam, ya da yeterli olarak anlatamayışımdan iyi ifade edemeyiş olmam.  Şunu söyleyeyim Kızılderililerin bir sözleri var “ Son ağaç kesildiği zaman,  son dere kuruduğu zaman, son balık öldüğü zaman sizin paranız karın doyurmaz” Zannediyorum ki işin özeti bu. Ben bu düşüncedeyim. 

Türkiye Cumhuriyeti’nin enerjiye ihtiyacı var. Biz her yılbaşına girdiğimizde yüz milyar dolarlık bir açıkla giriyoruz. Bu böyle sürdürülebilir bir durum değil. Türkiye’de ki enerjiyi çeşitlendirmemiz lazım. Kendi kaynaklarımızdan bu enerjinin bir kısmını karşılamamız lazım.  Ama ne pahasına olursa olsun değil. Doğayı tahrip ederek, ormanları yok ederek, suları yok ederek, tabiatta gördüğümüz güzellikleri yok ederek enerji üretmeyi de kesinlikle doğru bulmuyorum, buna katılmıyorum. Böyle bir şeyi de kimse zaten istemiyor.

Artvin belki bazı şeyleri iyi anlatamamış olabiliriz. Bazı şeyleri doğru tespit etmemiş olabiliriz. Bakanlarımıza, Başkanımıza hatta bugünkü Cumhurbaşkanımıza bazı şeyler tam manasıyla anlatılamamış olunabilir. Dolayısıyla ben Cerattepe ile ilgili iktidar partisi milletvekili olarak bana düşenleri zamanında yaptım. Ben vicdanımla hareket eden bir milletvekiliyim. Eğer bir yerde bir şeyler ters gidiyorsa bunun doğru olmayacağını yanlış olduğunu söyleyebilecek insanım.

Artvin barajlar nedeni ile Türkiye’nin en büyük yatırımları alan bir il. Bu barajlar enerji barajları. Artvin için yapılan barajlar değil ülkemiz için yapılan barajlardır.  Artvin halkı ülkemiz için bu barajların vermiş olduğu sıkıntılara katlanan bir halk.

Maden ile ilgili bir mitinge katıldım ve orada şunu söylemiştim,  ben Artvin’i bir insana benzetiyorum. Ayaklar kesildi, kollara müdahale yapıldı bu kadar bu insana doktor müdahale etti. Bir Artvin’in tepesinde bir çalışma yapılırsa bu insanın yaşama şansı ne kadar olur diye bir soru soruyorum.

Yusufeli yeni yerleşim yeri ile ilgili;

2007 yılında biz milletvekili olduk. Meclise gittiğimizde ilk uğraşacağımız iş Yusufeli Barajı ve yeni yeri olduğunu biliyorduk.  Bir ilçe ve 17 köy ortadan kalkıyor. Dolayısıyla benim doğduğum, büyüdüğüm, memurluk yaptığım bir ilçe. Bakan Veysel Eroğlu’nun yanına gittim. Bu barajı iptal etme imkânımız azda olsa yok mudur dedim.  Eroğlu bana , “Siz yeni milletvekilisiniz, heyecanınızı anlıyorum, bir şeyler yapmak istiyorsunuz. Sizin adınız Ertekin Çolak nasıl net olduğunu biliyorsanız Yusufeli barajının da bu kadar net olduğunu bilmeniz lazım.  Yusufeli Barajı kilit bir noktada baraj, aşağıda ki barajların ömrü bu baraja bağlı.  Bu da kesinlikle yapılacak” dedi.

Yusufeli’nin yeni yeri için gösterilen yansıtıcılar bölgesi çok kötü bir yer ben oraya çıktım. Orası ile olacak bir yer değil. Burayı değiştirme şansımız var mı?  Bakanlarımız şunu söyledi; orası tespit edilmiş bakanlar kurulu kararı çıkmış. Sizin yapacağınız Yusufeli’ne yapacağınız iş yerleşim yeri kanununu bizde yardımcı olalım bir an önce çıkarın. Baraj yapılmadan önce ilçe yapılırsa vatandaş kamulaştırma parasını orada değerlendirir. Dışarıya gitmez Yusufeli’de dağılmaz. 2008’in Mart ayında Yusufeli’nin mecliste yeni yerleşim kanununu çıkardık.

Bende madem halk orayı istemiş ve güç vatandaşta. Vatandaşın tercihine saygı göstermemiz lazım. Halkın tercihi yansıtıcılar bölgesi olmasaydı, ben de seve seve Kalıçkaya olsun isterdim. Halkın bu doğrultusunda kanunu çıkardık.

Ben bir an önce ihalenin yapılamasını ve yeni ilçenin kurulmasını arzu ediyorum. Baraj başladığı zaman halk burada dükkan alsın ev alsın Yusufeli dağılmasın.  Daha sonra yine bir toplantı yapıldı. İlk defa orada açıklandı. Bakanımız “ yansıtıcılar bölgesine Başbakanımızın istediği gibi güzel bir ilçe kuramıyoruz “  Neden? Yusufeli’nin ihtiyacı 3500 konut, kamu binaları, sosyal tesisler, spor tesisleri, yüksekokul kattığımız zaman burası mümkün değil yetmiyor.  Benim tabi moralim bozuldu. Bir buçuk yıl her gün orası ile uğraştık.  Kanunu çıkardık. Oranın yollarını yaptırdım. 52 tane sondaj yapıldı.  Ertekin Çolak’tan önce orada yol bile yoktu.

Yusufeli’nin iskan kanunun değişikliği ile ilgili bir kanun teklifi gönderdiler. Ben başkanım ile görüştüm ve şunu söyledi; Veysel Bey bana yeni yerleşim yeri Yusufeli’nin Çevreli Köyü Gilnar mevkii buranın bana haritalarını gösterdi ben bu yeri beğendim. Yansıtıcılar bölgesi ile ilgili sıkıntılar varmış. Bundan sonra sizler bu yeni yere sahip çıkın güzel bir Yusufeli yapalım. 

Ben bakanımıza dedim siz bu kararı hakla açıklayın yer değişikliğini öyle yapalım. Seçimlerden sonra bakanlar geldi. Gilnar’ın Yusufeli olması anlamında açıklama yapacaklardı. Yusufeli’nde de orayı istemiyoruz diye bazı gruplar organize oldular. Dolayısıyla güzel yer bırakıldı tekrar dönüldü yansıtıcılara.

Yusufeli halkı şuanda zor durumda, barajın yüzde ellisine gelinmiş ilçenin yeni yerine bir çivi çakabilmiş değiliz” ifadelerine yer verdi.

Samimi bir ortamda gerçekleşen program daha sonra sohbet çeklinde devam etti.